Tüm bahçeler zevkle âmâde sana,
Dilediğin gibi açıl goncagül.
Ne bülbüle aldır ne bahçevana,
Açıl da canlansın o çöl goncagül.
Sümbüle, laleye, reyhana inat,
Sussun bülbül de sen dile gel anlat.
Şu köhne dünyada kurup saltanat,
Sana boyun büksün her dal goncagül.
Kokun sarsın miskler gibi etrafı,
Güzellik kaplasın dört bir tarafı,
Sözcüklerin mânâ yüklü her harfi,
Methini söylesin o dil goncagül.
Bükmesin boynunu ne kış ne ayaz,
Güzelliğin bize destanını yaz,
Gözümüze neşe gönlümüze haz,
İçimize sevgiyle dol goncagül.
Karanfiller yanında sönük kalsın,
Serviler bakıp boyuna ders alsın,
Ağustos böceği nameler çalsın,
Göreni mest etsin bu hal goncagül.
Gülü anlatmaya yeter mi kelam,
Acziyyet içinde kıvranır kalem,
Her nesneyi bir bir sarsa da elem,
Sana dokunmasın bir el goncagül.
Kayıt Tarihi : 30.7.2006 12:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!