Her Güne Bir Mektup 3

Mehmet Haluk Hisli
141

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Her Güne Bir Mektup 3

...
Sizi geç yanıtladığım için affedin...Bundan sonra gecikme olmayacak... Korkmaya gelince, siz yazdınız ya yetmez mi...Demek ki benim gibi özgürler ve SİZİN GİBİ KORKUSUZLAR halen var... Bir diğer mevzuu da “Korkunun ecele faydası var mı...” Elbette yok... Öleceksek ölelim...

Ayrıca, kadınlar, diye bir genelleme yapılabilir mi, böyle toptancı bir yaklaşım ve tutum takınabilir miyiz diye düşündüm... Sonra bunun hep yapıldığı aklıma geldi. Bence bu doğru bir yaklaşım değil; her zaman istisnalar olduğu gibi, hangi kadın ya da kadınlar diye de sormak gerekiyor. Çalışan kadın, işçi, memur, kariyer sahibi kadın; ev kadını ya da hangi yaşlardaki kadın ya da kadınlar; hangi kültürün kadınları: Alt sınıf, üst sınıf, orta sınıf kadınlar... Kocaman bir soru işareti... Böyle genellemeler bu denli kalın çizgilerle yanlış; ama ötekinden kastımız erkekse, evet doğru.
Genel hatları ve kalın çizgilerle iki farklı dünya, kadınla erkeğin dünyası; hormonları farklı çalışır, yaşamdaki rolleri farklıdır, duruşları, ilişkileri, sözcüklere yükledikleri anlamlar farklıdır; ekonomileri, güçleri, erkleri farklıdır. Kadınlara göre daha cesurdurlar, daha ataktırlar; güçlü olmak zorundadır, para kazanmak zorundadır, genelde birilerine bakmak zorundadır ve sıralamaya kalktığımızda uzunca bir liste elde edebiliriz.
Evet “öteki” kadınsa farklıdır; bence kadınlar, sizin tezinizin aksine böyle cesur ve cüretkar erkekleri severler. Hangi türden kadın olursa olsun geneli bir biçimde korunmak ister ve bunu yapabilecek olanın da cesur erkekler olduğunu söyler dürtüleri onlara. Yalnız bu mu sıra dışı erkekler, boyun eğmeyen cüretkar erkekler çeker kadınları… Kimisi onlara sahip olur; kimisi “Dünya ahiret kardeşim olsun.” gibi sözlere saklanarak bir biçimde bu erkeklere örtük olarak da olsa hislerini belli ederler. Eğer erkek bunun farkındaysa bunu sonuna kadar kullanır. Birçok kadının canını yakar.
Bu aldırmaz, bu kendine güvenen, bu her şeye biraz tepeden bakan adamın büyüsüne kapılır ve mutsuz ola ola gücünün son damlasına kadar ısrar eder onunla varolmaya… Taa ki tükenene kadar... Sonrasıysa depresyon, intihar, hayattan mola almalar ya da cesur bir kadınsa sen yoksan başkası var der; der, ama o kadar da kolay değil. Zaten böyle diyen kadınların başına bu işler gelmez; çünkü onlar da genelde erkek dilini kullanmayı öğrenmiş kadınlardır ve bu kadınlar bu nedenle erkekler için caziptir. Aynı dili konuşurlar. Erkekler, yaban bildiği “ötekindeki” bu üslup karşısında şaşırır ve artık bu kadın erkek için cazip kadındır ve o, onun için elde edilmesi gereken kadındır artık.
Aslında bu ilişkilere bir başka açıdan baktığımızda çoğunlukla birbirinden farklı değildir. Basit doğa kuralları işler, hormonlarımızın ayakta olduğu kendimizi iyi hissettiğiniz zamanda karşımıza biri çıkar ve olan olur. Bütün dünyamızı alt üst eder ve biz adrenalin ya da yaşam enerjisi içinde sarhoş oluruz. Adına da aşk deriz. Artık onun dışında her şey önemini yitirmiştir.
Ya bundan sonra ne olacak. Bugüne kadar getirdikleriniz kendinizle ve kendiniz dışındaki dünyayla kurduğunuz ilişki yani sizi siz yapan şeyler ilişkinin sonrasını belirler.
Özgüven ve özsaygınızdan tutun da eğitim, bilgi,birikim, en önemlisi de erkekler açısından fiziğiniz, ne kadar seksi ve çekici olduğunuz ya da vücut denilen enstürümanınızı nasıl kullandığınız gibi... İşte böyle kısaca hangi kadın ya da... Hangi erkek ya da...

Düşün irdele…
Bir yandan da pervasızca, korkusuzca yaşamak gerek bence; korkunun ecele faydası yok … Öleceksek ölelim…

Mehmet Haluk Hisli
Kayıt Tarihi : 28.8.2005 13:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Haluk Hisli