Yanlızlığını gecenin karanlığında unutuyordu. Rüya annesini, babasını genç yaşta kaybetmişti. Tek başına yaşıyordu.Hayatı boyunca evlenmemiş,
çocuk zevkini tatmamıştı.Rüya ismi gibi kendi de güzeldi.Kısmet diyordu.
aslında çocuk özlemiyle yanmıştı herzaman.
Ömrü çalışarak kendi kendine destek olarak geçmişti.Bazı zamanlar yanlızlığını, yüreğinin taa derinliğinde hissederdi.Ama üzerinde hiçbir zaman durmazdı. En büyük eğlencesi turla anadoluyu gezmekti. Birgün turizm acentesine gitti. Abant`a gitmek için bilet aldı.Aceleyle bavulunu hazırlamak için eve gitti.Yarın sabah yola çıkacaktı.Gece nasıl uyuyacağını bilemedi.
Sağa sola dönüyor birtürlü uyku tutmuyordu. Sabah oldu yola koyuldu.
Otobüs bekliyordu. Bavulunu verdi otobüse yerleşti.Otobüs kalkmıştı.
Dalgın gözlerle camdan dışarı bakıyor, geçtiği yerleri inceliyordu. Gözünün
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.