Her Dakikasını Sana Ayırdım

Her dakikasını sana ayırdım
Ve mevsimler gibi geldim
Pencereni açsana
Hiç bu kadar çıplak hissetmemiştim kendimi yıllarca
Ve yıllarca
Sevdiğimin yanında uyanabilmek için yaşlandım
Yarınsız yarınlar içinde
Zamanlı zamansız ağlayan ben değilim
Çingene kız çocuğunun elindeki goruk
Yeşil yeşil
Ve saksıdaki kedi tırnakları
Pembe pembe
Kokusunda, dokusunda ağlayan

Aklıma yanık kokusu geldi
Tekbir getir; zamansız zaman
Ağılarına ağaran…

Her dakikasını sana ayırdım
İçimdeki yolculukların tabelası
Dönüp baksana…
Günün ilk çayını yalnız içtim, deniz kıyısızlığında
Sakar sevgim; derin mavi suda kıpırdanıyor
Göz göre göre
İki dudak arasında
Çelimsiz fidanların bekle dediğim gölgesinde
sevdam tavla oynuyor

Ve mars oldu sevdam…
Tüm alkışlarım sana, elde var sıfır
Tekbir getir; zamansız zaman
Fezadır seni ağırlayan

Her dakikasını sana ayırdım
İçinde çocuk parkı taşıyan, fısıltı böcekleri
Memleket sevdasıyla, bayrak bayrak
Sırrı hikmet eyle ay! ..
Ay, elden vurma! Ay, diz kırma!
Şiir, yakınım olur.