İçimde bir çocuk, ellerini yitirdi
Sonra gözlerini..
..sıcacık yüreğini sonra.
Unuttu!
Onu hayata bağlayan ne idi?
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
İÇİMİZE ATA ATA…
Çocuklar hep büyümeye özenirler. Bilakis büyüklerin de çocukluk günlerine dönmeyi arzu ettiklerini bilmezler…
Çocukları masumiyetleri kucakladığı için kaybedecekleri hiçbir şeyleri olmaz.
Ya büyükler!..
Hep içindeki çocuğun inleyen sesini, masumane seslenişini duyarlar, lakin bir türlü ne onunla, ne de onsuz olabilirler. Büyük olmak, büyümüş olmak masumiyetin gurura bürünmesi, çocukluk saflığının yitirilmesi demektir, büyükler için.
Hep düşünmek, her şeyi düşünmek zorunda kalırlar. Yahut da olabilirlerse aldırışsızlığı seçmek…
Umursamamak, hayatı unutmasının müsebbibi olur.
Önce ellerini, sonra gözlerini, sonra yüreğini ve en sonunda da sevgi ağacını ve gözyaşlarını kaybeder.
Bir feryat atmayı düşünse de düğümlerin boğazının daralan boğumunda…
Susar…
İçindeki çocuğu susturur.
İçin için atılan avazın sedası susturucu takılmışçasına boğazında cılızlaşır, erir gider…
Bir ümit…
Aşka tutunmaya çalışan ellerin belki çaresizliğinin son çırpınışı…
Bir cesaret.
Gözlerine yüreğinden yansıyan bir parıltı.
Ve hayatın anlamını yeniden yakalama arzusu…
Karı, boranı; umutsuzluğu, çaresizliği atlatıp yeniden bahara tutunarak yeşermeye çalışmak.
Gözyaşlarını çoğaltıp kurumuş sevgi ağacının köklerine salmak…
Sonra da avazı yettiğince boğazını yırtarak dağlarda yankılandırmak…
Sanki rüya!..
İnanılamayacak bir ahval…
Korkuların en büyüğü ve en dehşetengizi, yeniden kaybetmeyi göze alamamak…
Kendi gibi; içindeki çocuğa da umutlarını, baharını, ellerini, kollarını, gözlerini yitirtti…
Yüreğini eritti...
Sesini de boğazında tüketti…
Güne düşen güzel bir şiir.
Günün şairini gönülden kutluyorum.
Hikmet Çiftçi
23 Mayıs 2015
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Sevgi agacını kuruttu, günün birinde
Sonra gözyaşlarını..
..çığlığını yuttu sonra.
Sahi!
Susmak denilen avaz, böyle bir şey miydi?
Çok hüzünlenmiştim. Sonra ne güzel sevgi ağacı yeşermişti yeniden. Sonra neden yeniden inancını, güvenini kaybetti. İçimizdeki çocuk hiö ölmemeli Emine hanım...Güzeldi şiir. Kutluyorum içtenlikle e sevgimle...
Güzel bir şiir okudum tebrik eder saygılar sunarım.
/..Küstürdü; ellerini, gözlerini, yüreğini
ve içinde büyümekte olan çocuğun sesini..//
-----Emine hanım hepimizin yüreğinde bir çocuk var ,bence çok güzel bir şiir günün şiiri olmayı hak etti kutlarım sizi şiirinizi ve secici kurulu saygılar sunarım .
'cinnete gidiyor hüzün /
adres sormadığı gibi /
ardına bakmayan aşk kadar mağrur /
mağdur /
ve tek başına.../
o halde /
gerçekleri söylemeli çocuklara! /
incirin sütü kara.../...' (Naime Erlaçin)
Şiiri beğendim. Tebriklerimle...
Siir,özenerek,kurgulanarak yazilmis.Etkileyici,fazla söze ne gerek var.
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta