Hep asiydi ruhum,
Hep haylazdı gülüşlerim.
Hep umutla baktım hayata, olmadık zamanlarda.
Aşka, sevdaya aşıktım aslında, gördüğüm tüm rüyalarda.
Kapılıp gittim bazı sahte sevdaların kollarına, masallarda.
Hep dik durdum onurumla, sağlam bastım toprağa.
Hep gururlu oldum sabrımla sınandığım anlarda.
Hep güldü yüzüm, tüm acılarıma inat.
Siliverdim bir kalemde gidenleri,
Kör bıçakla keserlerken etlerimden etlerimi.
Kolay almadım kapıdan içeri yeni gelenleri.
Yaralandım, örselendim, hırpalandım.
Yılmadım, usanmadım; aptalı oynadım, inanmadım.
Yıprandım, yıkılmadım, sevdandan yılmadım.
Şimdi gözlerimdeki iki damla, kirpik ucumda salınırken
Ben “sen” diye hep içime kanadım,
İnandım ilk kez...
Ve ilk kez aldandım, yandım.
Oysa hep asiydi ruhum...
Sende uslandığıma inandım.
Yürek başını sana eğdi,
Ben dimdik durdum — ya da öyle avundum.
Gözbebeklerimde hüzün çıngısı damlar,
Cam gibi batıp ciğerime, içim içime kanar.
Usulca akıyorsa uzaklara süzülüp yanaklarımdan yaşlar,
Başımı önüne eğmediğim sevdalaradır…
Sana değil bu vedalar.
Zöhre Eylem Yıldırım/Ozan Firari/29/09/2014/İzmir
Ozan Firari Zöhre Eylem Yıldırım Ozan FirariKayıt Tarihi : 29.9.2014 23:42:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!