Henüz anne karnındaydım, etrafı çentikle dolu, her köşesi ayrı bir hayat taşıyan rutubetli duvarlarla kaplı bu hayata başlangıç noktamla tanıştığımda.
Özgürlük nedir hiç bilemedim, tek özgürlüğü demir parmaklar arasında izlediğim gökyüzüydü, ve hayat o kadar toz pembe görünüyordu ki gözüme hiç bi şeyden habersiz, herkesten habersiz. Hiçbir arkadaşım yoktu, ne bi selam verecek, ne oyun oynayacak çocuktum. Avluda tanıştığım kedi yavrularıyla arkadaş oldum. Dışarı nasıl bir yer, ne yapılır, hiç bilmedim çünkü burda doğdum, burda büyüdüm. Ben 11 yaşında dünyadan habersiz bi çocuğum. Salıncakta parkları, luna parkta dönme dolapları, hep televizyonlarda gördüm, her ne zaman anneme soruşumda sabret diyeli 11 sene oldu..
Babamı hiç tanımadım, hiç bilmiyorum.
Nasıl biri, gözleri, saçları hangi renk hiç bi fikrim yok.
Her konusunu açmamda annem; "senin baban öldü, bir daha gelmeyecek" dedi.
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta