yağmur sicim gibi yağıyormuş ne hikaye
sanki verev yağsaydı tutunur
verev mi ağlardım ben de
büyük aşklar büyük korkular büyük çareler
ay eğrilirse yola döşüyorum bu daha sade
dayanıklı değil geçiriyor ayakkabılarınız
ayaklarınıza taşınıyor aşınıyor sözcüklerim olsun
sözcüklerim evinize kadar
selam ve muhabbet ile
yağmur da yumruklanır yıkılır mı / olasıdır
puslu havalarda gök basılıdır
başka kurt sığmaz sevinçlerime
düşüncelerim var düşünce suçları düşünce devriyeleri
alışılmış tutukevleri matarasız piyadeler sevda cinnetleri
hepsini atlatıyorum bu daha sade
gül bırakıyorum rayların üzerine hayalet bir gül
bir treni afallatıyorum
bir hemzemin geçitte
ay olmaz mı var geceye mazeret gibi
özrü kabahatinden büyük bu gecelerin
tutku çok tutunmaktan gelir
çok tutundu yaşama koparma vakti
fildişi vadisine yürüyen
gururlu fillerin peşinde ruhum
yağmur sicim gibi uzuyormuş ne hikaye
düzayak
yaşamdan ölüme kısalan geçit
Kayıt Tarihi : 25.12.2007 18:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Hopörlörsüz camiden, minareye çıkılarak verilirdi sala'lar..
Annem sala sesinin bitişine doğru, sus derdi, çıt çıkarmadan beklerdik..
Nefes alıp vermeler bile yavaşlardı müezzin efendinin sala sonunda ismini ilan edeceği cenazenin kim olduğunu öğrenmek için..
Ölüm duygusu, tadılan, hissedilen birşeydi yaşamanın anlamını pekiştirmek için...
Ölümün; önceleri radyo ajanslarında, sonraları haber programlarında sıradanlaşmadığı vakitlerdi o zamanlar.
Traktörle demiryolundan geçenlerin, hemzemin geçitlerde ölümlerinin haber monotonluğu içinde arada kaynayıp gitmediği zamanlardı anlattığım zamanlar..
''Taksitle ölüm'' veya ''Önce öl, Sonra öde'' isimli romanlar da yazılmamıştı henüz o zamanlar..
Yol üstünde çarpmayla parçalanmış kedilere, köpeklere trafik kurallarını öğretmemiş olmanın ezikliği yüreklerde yaraydı halen o demlerde
Yüreklerini mekanik hale getirmeyen şairler de olmasa, yaşamak ne kadar anlam kaybedecek farkında mısınız? ? ?
Rayların üzerinde demir tekerleğin ezdiği bir gül,geride yağmurun yıkayıp götürdüğü belli belirsiz gül izi , gül kokusu,hayattan geriye kalanlar, ve yaşanmış belki de yaşanamamış bir ömür gibi..
Tebrikler ...
puslu havalarda gök basılıdır
başka kurt sığmaz sevinçlerime
düşüncelerim var düşünce suçları düşünce devriyeleri
alışılmış tutuk evleri matarasız piyadeler sevda cinnetleri
hepsini atlatıyorum bu daha sade
şiir okudum teşekkür ederim...
Kutluyorum ...
zamana farklı bir boyuttan geçiş...
TÜM YORUMLAR (5)