HELE GÖNÜL GÖZÜ AÇILSIN DA GEL
Sazın tele vuruşu feryat değil mi?
O sızı hiç dinmez, dert çoğalmaz mı?
Aşkın pınarı kurumuş, hiç çağlamaz mı?
Hele bir gönlün vefayı seçsin de gel.
Yanmışsın deseler de, kim bilir ne yanar?
Gözündeki yaşlar hangi sırrı saklar?
Gerçek dediğin ne ki, kim onu koklar?
Hele mızrabın sesi yükselsin de gel.
Can gitse de hasretin boynu bükük durur diye,
Her gelen bir gidişe hazırlık olur diye,
Dildeki gerçek sızı, derdini bulur diye,
Hele bir kadehi boş devir de gel.
Akan zaman değil, biziz akıp gidenler;
Ne saz sussun ne tel, o ahenge erenler.
Olan da olduran da bir yol seçenler;
Hele o dertlerin dağılıp uçsun da gel.
Dağlar konuşsa da, yollar ağlasa ne yazar?
Söz biter, kalem susar, mana onda ne yazar?
Bu sırrı yazmak için bir feryat yine azar;
Kalemsiz Şair'den son sözü işit de gel.
Kayıt Tarihi : 14.10.2025 09:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!