hejar
ilk ve son destan
zin’in gönlünde çiçeklenen mahpus aşk
ferhad’ın gürzünün sesi
on sekizlik delikanlıların yüreği
aşk ayığı
şairin dilinde yorgun sevda
avcılardan kaçan kekliklerin ötüşü
prangalara rağmen,
kölelik ruhlu mahkûmların hürriyeti
rehine bakışlı gelinlerin zılgıtı
düğün yemeklerinde buhur kokusu
düğünde halayın başı
vatansız bırakılmış
göçebe gelinciklerdir yüreğinde açan
hejar
denizlerde özgürlük fırtınası
umut çölünün melikesi
umutsuz çöllerde ab-ı hayat
yedi iklimin rengi
bozkırdan son işaret
ordular cesaretsiz ve insafsız
peşkeş çekildi
yağmalandı ülkem
kendinden sürgün edilen
bu topraklar bir nefes kadar muhtaç sana
alnında sürgüne giden yolların izi
çıplak yumruk
susturulmuş milletlerin çığlığı
azıkta sert tütünün kokusu
tarlada sarı buğday başağı
çapanın ağzında yeşil pamuk
adsız topraklarda ırgatın emeği
yani terin kokusu
ekmeği elinden alınmış çocuk
ve fakat
salt ekmek kavgası değilsin sen
memeleri bereketli yeşil bir orman
öpülesi derin öpülesi içten
hejar
tarihin ilk sayfası
ilk kanın döküldüğü yerde
direnişin mayası
doğu ile batının kalbi
dicle ve fırat’ın sevda türküsü
savaş çocuklarının ağlayan ağlatan annesi
postal sesleriyle
kurşun vızıltısıyla
bir daha uykuları bölünmeyecek çocukların
yıkıldı
bir daha kimse zihinlere barikat kuramayacak
evrensel bir özlemdir gözlerimdeki ıslaklık
hejar
ağıtlara son
yüreklerde umut
dillerde türkü
sen kimsenin anlamadığı
bitmemiş, bitmeyecek
bir sevdasın
Behçet Gülenay
Behçet GülenayKayıt Tarihi : 7.11.2016 22:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!