Eskiden sabahçı kahveleri vardı, hep çay verirlerdi, inat edercesine
Esneyenler sandalyelerde devrilirken, çaycı, demli bir çay kordu önlerine
“Eh be hemşerim, uyuma burası sabahçı kahvesi” uykuyla senin işin ne?
Eller gözlerde, yumruk yapmış uyanmak için gözlerini ovuşturma peşinde
En güzel günler geçmişte kaldı demeyeceğim, onların zamanlarıydı işte
Eskidi, geldi geçti o günler, yaşam bugün, bütün idealler anın içinde
Ellerim şakaklarımda olanları seyrederken, şiirler döktürürdüm bende
“Elimde sigara, çay, yudumluyorum çayı, duman halkalarıyla geleceğe”
Efsunlaşmış duygular yaşıyordum çoğu zaman, serin sabahçı kahvelerinde
En güzel şiirlerimi o zamanlar yazmıştım desem yalan, geldi geçti işte
Erik ekşisi günler yaşardık hepimiz, “altmış sekiz kuşağıydık” biz geçmişte
Elense çekerken siyasiler, askerler etrafımızdaydı elleri tetikte
Eğri büğrü yıllardı o günler, düdüklenirdik ikide bir, hırsların peşinde
Ellerinde silahlar vardı gençlerin, gençler, kin kusuyorlardı birbirlerine
Ekilen tohumlar zehirliydi sanki, delice sarhoşluk vardı her birimizde
Ecel denilen şey sinek vızıltısı besteydi, kaybolan zamanların içinde
Elmanın suları ağızları doldururken, rüzgârlar vardı özgürlük peşinde
Erikleri, kirazları dolaşırdı, ucu bucağı görünmeyen bahçelerde
Esefli yıllar, edepli yıllar, birbirine girmişti, kuşkanatları üstünde
“Eh be hemşerim, amma dalıp gitmişsin hülyalara, al şu çayı iç, bak demlice”
02.05.2011 - İzmir
Şiir 25 hecedir. Her mısra aynı harfle başlar ve biter.
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 2.5.2011 00:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kutluyorum Sayın ÇOBAN.
Erdemle.
şiirin beni 46-47 yıl öncesine götürdü. eh be Çobanoğlu ne diyeyim ben sana? SELAMLAR
Erikleri, kirazları dolaşırdı, ucu bucağı görünmeyen bahçelerde
Esefli yıllar, edepli yıllar, birbirine girmişti, kuşkanatları üstünde
“Eh be hemşerim, amma dalıp gitmişsin hülyalara, al şu çayı iç, bak demlice”
Ne güzeldi...
Yüreğinize emeğinize sağlık.
Kutluyorum.
Saygı ile...
Ellerinde silahlar vardı gençlerin, gençler, kin kusuyorlardı birbirlerine
Ekilen tohumlar zehirliydi sanki, delice sarhoşluk vardı her birimizde
Ecel denilen şey sinek vızıltısı besteydi, kaybolan zamanların içinde.
Hala ekiyorlar o zehirli tohumları üstadım. ne güzel ifade etmişsiniz o zamanları. yürek dolusu tebrikler. usta kaleminiz daim olsun.
TÜM YORUMLAR (12)