Hazreti Osmandan Osman Gaziye gelen kılı ...

Hazreti Peygamber Mekkeyi fethettiği zaman Ali'yi çağırıyor,
Kabe'nin anahtarını Osman Bin Talha'dan alıp getiriniz diyor.

Hazreti Osman henüz müslüman olmadığı için vermek istemiyor,
Kabeye giderek Hazreti Muhammed'in yanına varmak istemiyor.

Hazreti Ali Osman Bin Talha'dan anahtarları zorla alıyor,
Sonra Anahtar ile Hazreti Muhammed'in yanına geliyor.

Hazreti Ali; Peygamberimize,anahtarı getirdim buyur al diyor,
Peygamberimiz; onu götür ehline ver,anahtarı geriye sal diyor.

Ali Efendimiz anahtarı geriye götürüp Osman'a veriyor,
Osman Bin Talha'da işte o zaman gerçekleri görüyor.

Hemen Peygamberimizin yanına gelerek müslüman oluyor,
Bu şekilde Kabenin nahlarlarını Peygamberimizden alıyor.

Hazreti Osman'ın sülalesi Sureyçliler Orta Asyadan gelen Türktü,
Mekkede demircilik yaparlarken başlarına giydikleri de bir börktü.

Peygamber Efendimizin emri mucibince Osman'a gidilmişti,
Kabenin anahtarı Hazreti Ali eliyle Türklere emanet edilmişti.

İlmin kapısı Ali olduğu için hakikat nuru ile Pirliğe ermiştir,
Hazreti.Ali; Kâbe'nin bilgisini, anahtarlarını Türklere vermiştir.

Bu olaydan ders çıkarıp düşünürsek bunun sebebi nedir?
Bunun manevi karşılığı anahtar kıyamete kadar Türklerdedir.

Yavuz Sultan Selim'in Mısır seferiyle emanetler İstanbul'a getirilmiştir,
Bu emanetlerle Osman'ın kılıcı alınıp Topkapı Sarayına götürülmüştür.

Bu kılıç Hz.Osman döneminden Ertuğrul Gazi'nin eline veriliştir,
Şeyh Edebali kanalıyla "kutsal bir işaret" olarak görülmüştür.

Şeyh Edebali'ye gelene kadar Hazreti Osman'ın kılıcı çağlar aşmıştır,
Seyyid Hoca Ahmed Yesevi tarafından halifeleri vasıtasıyla ulaşmıştır.

Ertuğrul Gazi, Osmanlının kurucusu olup Osman Bey'in babasıdır,
Şeyh Edebali ise, Osman Bey'in kayınpederi ve kayın babasıdır.

Osman Bey'in gerçek ismi o zamana kadar Orhun'dur,
Kayı Boyu'nun töresi gereği ise oğlunun adı Orhan'dır.

Şeyh Edebali Orhun'a:" Bundan sonra ismin Osman olsun demiş,
Soyun bu isimle anılsın"diyerek dua edip Orhun'a bu ismi eklemiş.

Hz. Osman'ın o kutsal kılıcının "mânâ sırlarını"anlatıp gitmiştir,
İşin aslını o zaman Osman Bey'e söyleyerek teslim etmiştir.

Bu önemli olaydan günümüz insanının çoğu bi haberdir,
Orhun'un Osman olmasının sırrı ise bu kılıç ile beraberdir.

Kayı Boyu'nun kılıcı; Mekke'de dövülmüş, Hz. Osman'a teslim edilmiş,
Hz. Osman'dan Osman Bin Talhâ'ya geçmiş ordan Asyaya gidilmiş.

Ahmet Yeseviyle Osman Bey'e ulaşıp Türkeline inmiştir,
Sonunda tekrar Kayı Boyu'na, ait olduğu yere dönmüştür.

Horasan Erenleri'nin Piri, Hoca Ahmed Yesevî'ye selâm olsun!
Yüce Allah, İslâm'ın Sancaktarı Türk Milletini daima muzaffer kılsın!