Ey yar, hangi elemin cenubunda adresin?
Yan gelip yatasım var, şu uzun gecelerin tenhasına
Bir ömür hasret dolu bekleyişim firaka mayalandı, ramakta
Susuzluğumu sürüklüyorum Havz-ı Kevser’e, ilhak membasına
Anlık tebessümde; Nasıl oluyor da on sekiz bin alem kalmakta?
Kalbi mecruh münzeviyim, düşmanlığım hannasına
Her yol çatındaki heyhatım, halen irtifa almakta
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman