HAZİRAN ŞİİRLERİ

HAZİRAN ŞİİRLERİ

Ülkü Kara

Hicap eder gözyaşım kirpiğimde saklanır
Dile tövbe değmezse günah nasıl paklanır.


5 haziran 2016
..

Devamını Oku
Vicdan Şimşek

Tutulmamış Sözlerin Hükümsüzlüğünün Ardından,
Verilmiş yeminleri Tutamam.

(Haziran 2012)
..

Devamını Oku
Rıza Aslan

bazıları unutmak
bazıları ise
hatırlamak için yaşar

26 Haziran 2015
..

Devamını Oku
Rıza Aslan

sorgusu mahşere kalmış
günah yüklü bir karabasandır yaşadığımız

30 Haziran 2016
..

Devamını Oku
Sezai Güler

Bugün otuz haziran, salıya gün doğumu
Ay değil biten aslında usta
Kelebek misali, küçük bir ömrün son uçumu...

S.Güler-30.6.2014
..

Devamını Oku
Rıza Aslan

boynumuzda asılı
gerdanlık misali bir yılan
adı şeytan

26 Haziran 2015
..

Devamını Oku
Rıza Aslan

yokluğundur
en olunmaz zamanlarda
yüreğimi sızlatan

2 Haziran 2016
..

Devamını Oku
Dursun Tiftik

Hep aynı senaryo aynı senarist
Bu sefer çok aç(!) kalmış galiba it
Kanla besleniyor ya yüreğindeki bit !

(Atakum/Haziran-2010)
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Nefret Ederim

Allah'tır en cok sevdiğim; sonra O'nun sevdiklerini severim.
Sevgimin başı Allah olmazsa, sevdiklerimden nefret ederim.

Berlin, 3 Haziran 2010.
..

Devamını Oku
Dursun Tiftik

Sıcak mahşer gününde mîzan kurulacak
Yaptığın işlerin hesabı sorulacak

(Haziran -1993)
..

Devamını Oku
Ebrar Ensar Vuslat

...

Ve bir gün Bir seçim yapmak zorunda kalırsanız,
Ne pahasına olursa olsun

Allah'ı seçin...!

..

Devamını Oku
Sevgili Özbek

Haziran 2011 Büyük Kımılı köyünden Göydağ ya ylasına gitmek için sabah erkenden yola koyulduk. Üç saat, yol boyunca uçurum kenarlarından, taşlı yollardan, koltuklarımızda sıçrayarak, ayaklarımız yerden kesile kesile, ve sanki atlı karıncalardaymışız gibi, kahkahalarla devam ettik. Ben arabanın taşlı yollarda limitin üzerinde hızlı gitmesine alışık olmadığım için, minibüs her an devrilecek diye arada bir korkuyordum. Yol boyunca doğanın el değmemiş muhteşemliğini izlemek ise bir başka keyifti! Yemyeşil ovalar, tepeler ve dört bir yanın çevrili olduğu dağlar tüm görkemliği ile bizimleydi; gittikçe yükseklere çıkıyorduk. Temiz ve pâk hava tebessümle esiyordu genizlerimizde ve nihayetinde yaylaya varmıştık…

Yayla, tüm muhteşemliği ile gözlerimizin önündeydi. Allah’ım bu ne güzellikti! Gözlerim, bedenim, ruhum inanmıyordu bu harikuledeliğe! Dört bir yanı dağlarla çevrili ve yatay şeklinde yukarıdan aşağılara doğru edalı gelin gibi süzülerek kurulmuştu yayla. Her yanı yemyeşil, hiç görmedimiz çiçekler ve beyaz papatlarla kaplıydı. Kuş ekmeği dediğimiz yenilir bitki ise hiç görmediğim şekilde yorgan gibi örtmüştü toprağı ve toprak sanki ev sahipliğini yalnızca kendisi üstlenmiş gibi, kapılarını sonuna kadar açmıştı. Kayalar yer yer birlik olmuş, tepeler ise grup grup sal taşları bağırlarına basmış, adeta anıtlaşmışlardı! Taşların arasından bile rengarenk çiçekler fışkırmıştı. Silim soğanı her yerde mis gibi kokuyordu!

Orta yerlerde dağlardan kar suları ve kaynak suları birleşerek çaylar oluşturmuştu. Çayların kıyıları ise yarpız, su sandalı ve daha adını bilmediğim bir çok bitkilerle kaplıydı. Çayın hemen yanında esger (asker) bulağı, soba borusu takılarak kaynak suyun akmasını sağllıyordu. Buz gibi nefisti su! Tanrı’nın bizlere sunduğu bu armağan, keşfedilmek için duruyordu. Gökyüzü tam başımızın üzerinde, elimizi atsak dokunacak gibiyiz. Yer yer bulutlu, yer yer güneşliydi.

Karşı taraflara baktığımızda isyana muktedir başı ile Eleyez dağı, ve yanı başında ufacık kalmış diğer dağlar… Onlar bile sanki bizimleydi. Dağların döşünde yer yer, üzeri tozdan karalmış, ama altında dumur dumur kar taneleri… Hayvanlar dağların sinesine yayılmış, vakur duruşları ile otlayışları, doğanın muhteşemliğinde mutluluklarını yansıtıyordu! Atlar rüzgârla yarışıyorlardı sanki ve ilk defa toplu halde atların koşmalarını izlemiştim hayranlıkla!
..

Devamını Oku
Dr İbrahim Necati Günay

Mehmet Akif Ersoy, (d. 20 Aralık 1873, İstanbul – ö. 27 Aralık 1936, İstanbul) . Türk şair, düşünür, veteriner, öğretmen, vaiz, yüzücü, milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti İstiklâl Marşı şairi.

Mehmet Âkif Ersoy, Aralık 1873'te İstanbul'da Fatih'in Sarıgüzel mahallesinde doğmuştur. Babası oğluna doğum tarihini belirten 'Ragıp' adını vermiştir. Fakat arkadaşları ve çevresi 'Âkif' demiştir. Öğretmenlik hayatına 1906’da dersi muallimliği yapan Mehmet Âkif, 1923 ve 1924 yıllarının kış aylarını Kahire’de geçirdikten, 17 Haziran 1936 tarihine kadar, on buçuk sene orada kaldı ve Mısır’da Kahire Üniversitesi’nde Türkçe öğretmenliği yaptı. (1929-1936) . Yirmi beş yaşında iken İsmet Hanım’la evlenen Mehmet Âkif’in üç kızı (Cemile, Feride, Suad) ve dört oğlu (Emin, Tahir,Murat, Fatih) toplamda yedi çocuğu dünyaya gelmiştir. Ancak Mısır’da “siroz” hastalığına tutulmuş ve durumu ağırlaşınca, 17 Haziran 1936’da İstanbul’a dönmüştür.İstanbul’da tedavi olmuşsa da iyileşememiş 27 Aralık 1936 tarihinde saat 19.45’te Beyoğlu’ndaki Mısır Apartmanı’nda ebediyete intikal etmiştir.


Yayınlanmış eserleri
Şairin Safahat adı altında toplanan şiirleri şu 8 kitaptan oluşmuştur:
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Ortalığı Yakıp Yıkarsan

Yakıp yıkmayacaksın, bir haksızlığı protesto etmek istiyorsan.
Protesto hakkını kaybedersin çünkü, ortalığı yakıp yıkarsan.

Berlin, 10 Haziran 2013.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Madem

'Ölümlüdür' etiketi vardır, her doğumlunun üzerinde.
Kalk, kendine ölümsüzlük ara; madem bir doğumlusun sen de.

Berlin, 28 Haziran 2010.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Düşman Bulamazsın

İnsana çok çok yakındır, uzaklarda sanılan düşman.
Nefis ve şeytandan daha yakın bir düşman bulamazsın.

Berlin, 4 Haziran 2013.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Şaşarım

Şu tesadüflerin denge ve düzen kurduklarına inananların, ben aklına şaşarım.
Onlar da benimkine şaşsın ki, ben; Allah'ın herşeyi bilgiyle yaptığına inanırım.

Berlin, 6 Haziran 2010.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

İsyanına Bak Sen!

Hak geldi mi, bâtıl öfkelenir; 'ayrılık çıkarıyorsun' der.
Hakk'a teslim olsan, ayrılık mı çıkar hiç, isyanına bak sen!

Berlin, 6 Haziran 2010.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Doğarsın

Batı'da ne işin var? ; Batı'ya gitme batarsın.
Doğu'da çok işin var; Doğu'ya git sen, doğarsın.

Berlin, 6 Haziran 2010.
..

Devamını Oku
Hüseyin Avdic

Dönüm Var

Ey hayattaki insanlar, yaşayanlar! Bakın karşınızda ölüm var.
Varsa âhirete inancınız, size ededî hayata dönüm var.

Berlin, 20 Haziran 2010.
..

Devamını Oku