Zamansız ölümleri giyinir Eylül
Saat on ikiyi vurduğunda yürek durur
Gövdemin üstüne bir idam sehpası kurulur
Can çekişir kanadı kırık kuşlar
Ölü toprağı gibi kokuyor buralar
Çayır çayır tutuşur ormanlar
Eylül'de sararıp solar yapraklar
Akar, durmadan akar gözden yaşlar
Eylül hep böyle ölüm mü kokar?
Zamanından önce mi kırılır dallar?
Her çağda yenilenir mi bu tufan?
Bilemiyorum...
Uzaklarda bir serçe üşür pencere kenarında
İşte bundandır yüzlerde ki keder
Ve hiç gülmeden baharları kış gibi geçer
Yüreklere derin bir hüzün çöker
Yara bere içinde kaldığım günleri sineye çekip
Suskun ve sessiz bir biçimde yokluğunu izliyorum;
Eylül'ün yaprak döktüğü bu belirsiz mevsiminde....
Kayıt Tarihi : 15.9.2021 16:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!