sandığın gibi bir sessizlik değil bu
bir şeylerin geçip gitmesini
öfkenin dinmesini
asla dikiş tutmayacak yaraların
kırılmışlıkların iyileşmesini bekleyiş
hiç değil
adına yazılmak için
yakaran bir şiir var dilimde
benimse;
sana övgüler düzecek satırlara
sadaka dağıtacak kadar bonkör değil bu günlerde kalemim
o kadar haşır neşirim ki
Bir gariplik var bugün ortalıkta
Şafak atmış ben hala yıldız sayıyorum
Tanıdık tanımadık herkese
Sarılmak geçiyor içimden sebepsizce
Etrafta bağ bahçe yok
Ben durmadan gül kokusu alıyorum
ruhum
saman rengi işgallerinde şimdi hüznün
ince bir tül gibi
dikenli tellerle sarıp her yanını
melankolik demlerde zehirliyor
usulca kapanan gözlerimin gün batımından
hadii;
bereket versin dede
kapatalım artık usta
hava karardı bak
üstelik
fırtına koptu kopacak
tek mevsimlikti ‘’bitti’’ demiştin giderken
ne var ne yok kendince
kavuniçi bir sonbahara sığdırıp
sadece ben olmam kii adamımm
uykuyu kapı dışarı edip
bir birimizin bedeninde sabahlara kadar
bu kadar tek kalış
bir anlam taşımalı
ya taş kalbi insanın
ya unutamadığı, biri olmalıı!
bakışların;
söz dinlemez yanlarımı
hırçın duygularımı ehlileştiriyor uzaktan uzağa
keskin uçlarımı törpülüyor durmadan
bir kırbaç gibi sarsıyor tenimi
nefesin
Gittin yaa, sanki her şey birden küçüldü
Yüreğime bedenim, bedenime dünya dar gelir oldu
İçimde bir sıkıntı varr
Olduğum yer olmak istediğim yer değil
Dalıp, dalıp gittiğim derinliklerse hiç değil
Koyamaz oldum kendimi bir yerlere
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!