Saka kendini bülbül sanan bir kuş
Onun işi aslında bayağı yokuş
Aşağı tükürse bülbül
Yukarı baksa karga..
Güvercinler de üstüne üstelik
Kendini beğenmiş havalarda
Saka, hiç birine aldırmadı
Numaralar yapmadı
O bildiği türküleri
O bildiği şekilde yaktı..
Ona bir tek komşu kızı
Zeynep baktı..
İşte öyle bakışırlarken
Sakanın gönlünden bir şiir aktı.
Yaktı, vallahi Zeynepi’i yaktı..
İşte şimdi Zeynep hep pencerelerde
Sakasını arar..
Bir türkü dinlediğinde,onu
Saka sanar..
Saka ise uçtu gitti.
Kimbilir şimdi nerelerde
Hangi kızın
Penceresine konar..
Sorarım size, bir Saka
Hangi notadan çalar.
Kayıt Tarihi : 11.3.2010 03:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sorarım size,La Fonten'den beri hayvan dostlarımızı anan, onun dertleri üzerinde düşünün kaç kişi var (Bekir Coşkun hariç..) Oysa onların ne ağzı,ne de anladığımız bir dili var (hepsi de belli bir dil konuşurlar ama, biz akıllı geçinen insanlar ne yazık ki onların dilinden anlamayız. Veya anlasak bile anlamamazlıktan geliriz..) İşte öyle,biraz onların dünyasına eğilmeye çalıştım..Onların diliyle konuştum..Bakalım nereye kadar. Bunlar şiir mi? Şiir yazdığımızı sandığımız zaman ne oluyor ki? ...Bütün hayvan dostlarına sevgiler,saygılar.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!