Hayal kırıklıkları ülkesinde tahtım ve o tahta oturuyorum şu anda
Aynalarda yüzünü görmek istemezcesine tümünü kırdım attım saraydan
Yolun yakın ve dönmek istersen tez vakitte dön şu önündeki sahradan
Ruhum erişmek ister gökyüzündeki sana hem de basılamayacak bulutlardan
Erdemin de bir sonu vardır sevdiğim seni düşündükçe deliren gözlerimi unutma lan
Direndim hastalığıma sevgini düşünüp hastane köşelerindeki hayalini mi anlatayım unutmadan
Dün geceydi hatırlıyorum şu sıralar beyazlaştı saçlarım ve ömrüm bir yaprak misalinde sararmakta
İlkbahardaki her canlı gibi yaşam dolu olduğumu düşünebilirsin her gece hayaline sarılmaktan
Ne ilkbaharı çalan gözlerini unutabildim ne de güneşten saçlarını aslında yok öyle bir kadın hayatımda
Benliğini kaybeden bir bedeviyim sen kokulu yalnızlık çölünün ortasında
Enini boyunu karıştırdım hayatımın kaybettim sen yolumun rotasında
Kuzeye doğru ilerledikçe ısınıyor bedenim belki de halen seni kalbimde taşıdığımdan
Ezberi bozacak şekilde sevdi hükmü veren kalbim nefes almalıyım aşkın virgülünde yahut sen noktasında
Ruhumu ısıtmak için yeşili bol bir üçlü sardım çekmek zorunda değilim fakat yanımda ol kasımda
Elin bir başkasının ellerinde duruyorsa eğer unutma ölürüm ben sen denizinde bir yabancının oltasında
Can çekişimi izlersin o zaman senin olmadığın bir cehennemin ayazında
İntihar gibi görünebilir belki yanımda olmadığından sen beni terk ettin bense dünyayı ve şimdi uzanıyorum sonsuzluğun ayağına
Kayıt Tarihi : 17.11.2012 20:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!