Yine bayram geldi anam, yine karaları bağladım. Bak ben yine sensizim! Bu bana reva mı anacığım? Hak ettim mi ben sensizliği? Neden çok sevdi ki seni Allah’ım yanına aldı? Neden seninle birlikte beni de almadı? Beni neden düşünmedin, neden gittin anam? Yine yangın yeriyim bugün! Yine büyük konuşuyorum, yine büyük yazıyorum. Konu sen olunca küçülemiyorum anacığım! Sen benim canımdın! İçimde uhde kalan günlerimi yaşayamadım seninle! Oysa ne planlarım vardı seninle ilgili! Torunlarının bebelerini görecektin ama işte erkenden gittin! Dünyaya gelmek ve bu dünyadan göçmek elimizde olan bir şey değil ne yazık ki! Ne seçme hakkımız var ne de seçilme! Yaşayıp görüyoruz kaderimizde yazılanları! Yaradanım öyle emrediyor!
Bak komşularım köylerine gidiyorlar. İki gün önceden hazırlandılar anacığım! Ben de sessiz sedasız onları takip ediyorum. Diyemiyorum ki ben de gideceğim. Herkes düştü bayram telaşına, ben düşemiyorum anam! Analarına, babalarına bayram ziyaretine gidecekler! Benim ziyaretine gideceğim kimsem yok ki! 14 sene oldu artık yüzünü görmeyeli, sesini duymayalı! Kokunu almayalı! 14 sene oldu gül kokulum ellerini öpmeyeli! Sensizlik çok koyuyor anacığım! Dayanamıyorum! Çok özledim seni çok! Sanma ki unuttum, yüzüme yağmur yağmasın diye yatıyorum kulağımın üstüne çoğu zaman! Eller anne derken ben sokakta gördüğüm yaşlıları ‘’anne’’ diyorum! Ellerini öpüyorum senin yerine koyarak! Dertlerini dinliyorum. Yardımcı olmaya çalışıyorum. Biliyor musun ‘’anne’’ dediğim insanlarda beni çok seviyorlar! Ama hiç biri senin gibi sarılmıyor anam! Hiç biri ellerimi tutup, gözlerime bakıp’’senin gözlerinde hüzün var, ne oldu anlat bakayım’’demiyor. Bilmiyorlar yüreğimin yandığını! Benden söz ederlerken’’Güler yüzlü birisin sen’’ dediklerinde içimden ‘’Ah bir bilseniz içimdeki yangını’’diye söyleniyorum onlara hissettirmeden! Ne kadar acı bir şeymiş sensizlik! Ne kadar kötü bir şeymiş insanın kalabalıkta bile kendini yalnız hissetmesi! Bir zamanlar bana’’Anasız kuzular yarda oynar, korkmazlar; anasız kuzular külde oynarlar, yalnızdırlar’’ derdin! Ben de öyleyim işte anacığım! Senin yetim kuzunum, külde bulamıyorum oynayacak!
Bak yine sana yazıyorum, her bayram yazdığım gibi! Ama sen yoksun! Ne okuyabiliyorsun yazdıklarıma, ne de duyabiliyorsun sesimi! Ne de görebiliyorsun yüzümü! Hiç mi özlemedin anacığım? Düşünmüyor musun nazlı çiçeğini? Neden girmiyorsun artık rüyalarıma? Ne yaparsa yapsın mı diyorsun yoksa? Bu bana ceza mı? İnsan biriciğinin dünyasına gelip gitmez mi arada bir? Özlemiştir bu beni demez mi? Ben dünyadayken bile kimselere emanet etmemiştim, acaba şimdi ne durumda derdi mi var tasası mı var demez mi?
Ah be anam sensiz yağmur yağıyor şehrime!
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış