Mutluluk bölüşmekle, sevgi,sevinç ve esenlik paylaşmakla eksilmez. Eksilen acılar, özlemler, sorunlar, incinme ve incitmeler olur. Ama cehaletin, güvensizliğin, bencilliğin, vefasızlığın, değer bilmezliğin, uçarılığın getirdiği anlayış ve davranışlar ne çareki paylaşımı, sırdaşlığı, dostluğu, arkadaşlığı, dayanışma ve ve yardımlaşma gibi tüm toplumsal örgümüzü de silip süpürmüş, süpürmektedir daha...
Bu arayış, bu hıçkırık, bu yalvarı... göklere açılan avuçlar... ve bu aman dileyiş, bu sessiz ses, bu derinden gelen inilti senin mi? O zaman '' dön kendi içine. aradığın her şeyi ilkin orada bulmalı ve sonra da başkalarında aramalısın.'' demeye dilim varmıyor. Çünkü sen insansın. Duyan, düşleyen, düşünen ve düşündüğünce davranan kutlu bir varlıksın...
’’ Eşiğimizi uyandırmadan güneş
Ay kilitlemeden kapımızı
Gidelim
Aşk örseleniyor, epriyor
Bir giysi gibi yüreğimiz
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman