Hayır Bilmenize Gerek Yok Aklıma Düştü K ...

Abdüsselam Bügür
192

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Hayır Bilmenize Gerek Yok Aklıma Düştü Kimdi Aşk?

Kendime düşünüyorum ama beni dinleyecekseniz size de anlatırım. Eğer

gerçekten dinlemeyecekseniz; söyleyin, ona da varım. Sadece kendime

sessizce düşünür ve size de susarak anlatırım.

Uzun bir zaman önceydi. Zamanların en iyisiydi, bir sonsuzluk zamanı, aşkın

zamanıydı. Söyleyin bakalım yürek atışlarınızı ilk nerede ne zaman duydunuz?

Gerçek bir akşam serinliği, kızıla dönmüş ufuktan size bir aşkın kokusunu

getirdi mi hiç? Sorularım cevaplarınıza biraz geç kaldı sanki ama siz de boş

verin cevaplarınıza sorularımı yetiştirmeye çalışmayın. Her aşkın içinde bir

öykü gizlidir. Okumaya niyetliyseniz vazgeçin çünkü bütün aşklar garip kalır,

öyküler hariç. Meğer yaşama ilk adımı orada atmışım. Bir bebeğin hayatı

adımladığı sevincin ve mutluluğun heyecanıyla. Birlikte yan yana yürümenin

inanılmaz hafifliği içinde elleri ellerimde bir akşam üstü yürüdüğümüz o

yolculuk dergahında tüm ”biz” öncesi benliğim bir duygu selinde gözlerimin

önünde kayboldu gitti. O güne kadar ikimizin de ihtimal bile vermediği ama

tüm bir gerçeklikte bu hayatın bize hazırlamış olduğu ve daha da önemlisi

kalbimizin birlikte attığı o yerde yeniden bir hayata doğmuştuk. Bunu biliyor

muyduk? Hayır! Hiç bilmemize de gerek yoktu. Bazen sırf anların sizin için

doğuracak güzelliklere gebe olduğunu ve ancak tüm ihtişamıyla hayatın

önünüzde diz çöküp her birinizi, sizin için yeniden doğuracağı o eşsiz zaman

geldiğinde tüm bir varoluşun sizi yar gibi yaren gibi sardığında anlarsınız. O

güne kadar içinden geçtiğiniz ve hiç bir yaşamsal bağlantı kuramadığınız ne

çok anlarınız vardı değil mi? Hepsi hiç bir hatıra bırakmadan hatırlanmayacak

bir şekilde geride kaldılar. Şimdi bütün bunları fark etmekle birlikte yaşama

sonsuz bir istekle yürekleniyorsunuz: Geceye doğmuş bir sabah gibi,

cennetsi anlardan gönderilmiş bir kutsal gibi; bugüne değin yaşanmışların

üstünde bir şeymiş gibi. Sonsuz coşkulu bir güzellik içinde, size hiç bir

zaman varlığından haberdar olmadığınız bir hayatın tamamen yaşam dolu bir

tarafını getirdiler. Bir an aydınlanmış dünyanızda sizi bütünleyen bu eşsiz

anların neler getirecekleri ve neler yaşatacaklarını tamamen sevgi ve isteğin

şekillendireceği ruhi birliğinizden olacak. Ve ömrünüzün en unutulmaz anları

olarak hayatınızın en parlak hatıralarını da işte bu anlarınız oluşturacaktır.

Dahası o güne kadar zihninizde yaşanacakların size dair en kısaca da olsa

kurulmuş bir hayali zihninizden bile geçmemiş ve yaşanabilir bir anısı

gelişmemiştir. Duyduğunuz heyecanın hisler dünyanızda yaratmış olduğu

yüksek duyumsamayı algılarınız kavramakta zorlansa da bir gün

anlayacaksınız aslında o gün hayatın gerçek ve sonsuz değerde ki piyangosu

size çıkmıştır. Kalbinizde ki tüm hazine kapıları ardına kadar varoluşun

sonsuzluk şifreleriyle açılmıştır: (A) dı (Ş) anı (K) adar Büyük. Aşk...

Günü unutabilirsiniz ve hatta geceyi de unutun. İçinize doğmuş olan parıltılar

yeni bir yaşamadan gelir. Bir güneş düşünün tüm karanlıkları içinizin

derinliklerine saldığı bir önceki yaşamın köklerini söküp atmaya gelmiş.

Evet buna inanmayabilirsiniz ki muhtemelen inanmak için de çok zamana

ihtiyacınız olacaktır. Ama bu tamamen gerçek çünkü aşk, o inanılmaz

dokunulabilir ve hissedilebilir bir yaşam gerçeğidir. Öylesine içten ve bir

bütün olarak gözlerinizi bir başka dünyaya açan gerçeklik ayni zamanda

yolunuzu da aydınlatacaktır. Öyle ki nereye gittiğiniz bile belli olmayacak ve

aslında önemli de değil sadece gidiyor olmanız bile bir başına yeterli

olacaktır. İçtenlikli bir gidiş olur bu adım adım yaşam dolu. ve öylesine garip

sanki yeryüzü adımlarınız için açılıp kapanıyor. Sizi saran gerçeklik dahilinde

her şey yeniden bir anlam kazanır. Belki de bir bilinmez güç sizi durdurup

tüm bir varoluşu sizin için yürütüyor hissine de kapılacaksınız. Ama artık hiç

bir şeyin varlığı önemde olmaz. Çünkü her şeyi; bilineni, ve dahi bilinmeyeni

anlamlandıran ve her şeyin sizinle anlam kazandığı bir siz varsınız. Her şeyin

en önünde sizsiniz ki eğer bir şeyler varsa bu sizin var olduğunuz içindir. Ki

onu var eden yada var olma sebebi olan yine sizin varlığımızdır. Bilmelisiniz

damarlarınızda akan kanınıza karışmakla kalmaz aşk. Her zerrenizde de

dağılır. Yüreğinize ve kuşatılmış tüm evreninize, yer yüzünüze, gök yüzünüze

öylesine bir bütünlükte dolar ki aşk. Bundan böyle rüzgarınıza yön veren de,

denizinizi dalgalandıran da, ruhunuzdan fırtınalar koparan da hiç kuşkusuz o

biricik o yegane aşk olacaktır işte. Belki de uzak zamanların sırlarına

eremediğimiz ama sanki birlikte yaşanmış bir yaşamdan gelmişcesine hiç

bir yabancılık çekmiyorduk. Nasıl oluyordu bile bilmemize de imkan yoktu

elbet. Kim bilir hangi arafatta buluşmuştuk ki Hayatın bu denli önemli ve çok

hayatı bir gizi bir sırrı mutluluklar içinde bize yeniden yaşatıyordu. Ve dahi

bize sanki unutturduğu bir yaşamı ve ruhlarımızın daha az önce buluşma

yerinden döndüğünü düşlerimizin birlikte kurulduğu bir bilincin bir gerçekliğin

hissini yürekten verirken bir taraftan da düşünmeden de edemiyorsun.

Gerçekten hayretler içinde bir yaşam arzusuyla dolduğun bu sıra dışı, ve

olağanüstü değişim nereden geliyordu, hayatın bir oyunu muydu? Yoksa bu

tamamen her şeyi var edenin öylesine sebepsiz, öylesine nedensiz ve

öylesine sualsiz sorgulanmaz bir eseri bir isteği miydi? Belki de sırf birbiri

için özel yaratılmış olmanın ilahi dizaynı içinde biz insanoğluna saf bir sevinci

yaşatmanın yeryüzünde ki bir cennet müjdesiydi. Ne çok bilmek isterdik.

Bazen bazı yaşadıklarınızı anlatmaya çalışmanız boşunadır çünkü anlatmaya

çabala sanız da aslında boşuna söz harcadığınızı ve nefesinize nasıl da yazık

ettiğinizi anlarsınız. Çünkü bilirsiniz yaşam kesinliği söze yer bırakmadan tüm

ruhunuzu kendinden eder bir güzellikte kavrar. Bir şekilde gözünüze sonsuz

bir ışık, yüreğinize ferah bir genişlik iner. Üzerinizde hayatın hiç bir ağırlığı

kalmaz ve kanatlandırır sizi adeta ruhunuz hafifler. Anlar, evet yaşanası anlar.

Bütün bir varoluşu yüreğinin içinde de taşırken kendini insan yüreğinde

bütünleyen anlar. Artık biliyorum varoluşun içinde ruhlarımız bir yerlerde bir

zamanlar bir şekilde buluşmuş inancındayım. Bir çok günün sabahında bizler

bu anların rüyasından uyanırız. Tıpkı bir çok gece de rüyalara uyumak için bu

anların düşlerini kurduğumuz gibi...

Abdüsselam Bügür
Kayıt Tarihi : 21.6.2014 18:24:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Her insanın bir hikayesi, her aşkın bir öyküsü vardır...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Abdüsselam Bügür