Yaş seksen bir oldu dermanı dizin
Delindi diyerek hayıflanmak yok
Gençliği; beyhude harcayan, hâzin
Dilindi; diyerek hayıflanmak yok
Akıl edilince karman ve çorman
Gâfil gürûhuna İlâhî fermân
Ayılar eline geçince ormân
Alındı; diyerek hayıflanmak yok
Masiyet var âmelimde işimde
Tek tane yok ağzımdaki dişimde
Saç ağardı; siyah tel yok başımda
Yolundu; diyerek hayıflanmak yok
“Her kemâlin bir zevâli var” dedi
“Dosta gönül dergâhını ser” dedi
“Mütekâmil Îmân böyle” der Nebî
Bölündü; diyerek hayıflanmak yok
İki kapılı bir handır bu dünyâ
Bazen nurdur bazen nârdır bu dünyâ
Sevdâlıya sultan olur bu dünyâ
Delindi; diyerek hayıflanmak yok
Sen ona taparsan o seni teper
Boynuna takılır ataşdan çeper
Sakın rahat ölme, ister ki geber
Olundu; diyerek hayıflanmak yok
Hırs âşkıyla yeri kazdım elimle
Zikire bigâye oldum dilimle
Çevirilen dostluk adlı filimle
Gülündü; diyerek hayıflanmak yok
Arasta kör gibi bakıldığında
Masiyet yaftası takıldığında
Sıratta ayağın çakıldığında
Kalındı; diyerek hayıflanmak yok
Ellerini açda Melek gül koysun
Gül rayihâsına imânın doysun
Sıratta ayağın cennete kaysın
Zalimdi; diyerek hayıflanmak yok.
Bakınca nöbetçi iki taşına
Fatiha okuyan arkadaşına
Sâhibine rücû eden kuşuna!
Kulundu diyerek hayıflanmak yok
Aklıselimlerin boyun burduğu
Münker’in, Nekir’in hesap sorduğu
Ol; Melekül Mevt’in tutup kırdığı
Dalındı; diyerek hayıflanmak yok.
Beş metre çaputla çözdüklerime
Kaderi yazarken kazdıklarıma
Hevâ-i hevesle yazdıklarıma
Yalındı; diyerek hayıflanmak yok.
Nöbetçi yapılan mezar taşına
Olur ya okuyan, gelip başına
Umman olan, akıttığı yaşına
Selindi; diyerek hayıflanmak yok.
Acayibâtlara güldü desinler
Dahâ açılmadan soldu desinler
Âşık İSLÂMİ’de; öldü desinler
Silindi; diyerek hayıflanmak yok.
Kayıt Tarihi : 27.6.2023 02:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!