sanki; yaratan kutsamıştı, yüreğimizden bizi
hızla çarpıştırıp, tutsak ederken birbirimize
sanki de, yer ve gök evimiz olmuştu
içimiz düşmüştü, içimizden
belirsizlik çökmüş olsa da, andımıza
biz aslında, aldanmış mıydık?
tek gönüllü, bir yaşantıya bile
zor sığmışken
belkiler şüphesine sığınmışken
her an, şaşırışlar da şaşalar
ve bocalardık o anlarda
lime lime doğran sakta!
kahpeliklere
yine de kovalarız, kor özlemleri
hâlâ gülüyorsa, arsızlığımızın sırıtan yüzü
ve hâlâ kan kırmızıysa, aptallığımız
ve hala gönlümüzü, sevgilerin için de sanmakta isek de
inan ki ateşten bir gömlektir, gözlerinin içi
cehennem zebanisi misin yoksa, kız sen
beni ateşler içinde, dans ettiren
hele, o hınzır busen
var ya, o busen!
gönül demimin içinden, çıkınca sevgin
sevgin de karanlıklar
karanlıkta kalansa, yine ben
ben kendimi göremiyorsam
yüreğimi, sen kapatın
örttün, zifiri bir kefenle
ah gönül, kabrime bari girsen!
birlikteliğimizdir
bir tek beden
olunca çift bedende, tek bir yürek
kalbin uçacaktır, kelebek gibi
bu acelen de ne?
nedir bu, üç günlük ömürle?
ömür sonda
sonunun da ahmağı mısın, be kız sen?
sen artık, çok kötü alışkanlık oldun
oldun ki de, ne oldu?
bu karanlıklar bizim, yaşamımız da yoktu
sensizliği, gecenin içinde eritirken umutlar
sensiz esenlik mi, bak işte çizmişler ömrünü
ömrümün nice yeşilliklerini, sarartışta sen soldururken
nicedir ışık almayan insanlık, sen çağırır
sende başlarken her şey, sendedir seni biçen
haydi çağırışa gel bari, vaktinden erken
ki sende ki, insanlık utansın
belli; bir vakitte, içimde doğmuşken sen
hiç durmadan, gel sen
gelsen, ne olur ki?
çöpmü batar, o kör gözlerine...
(27.06.2012) AZAP...
Kayıt Tarihi : 29.6.2012 09:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!