Yüzeyimde oynaşan renkleri sevdin
kamaştı gözlerin
Akıp gidişimi sevdin
ayaklarının dibinden uzaklara
Dönüşümü sevdin çığıl çığıl ve yeniden
Kah serin kah ateşli kıvrımlarımı sevdin pervasızca
Bilemedin çağlayanlara biriken sularımı
Çağlayışımı sevdin yine yüzeyden
Ardımda uzanan karanlıkların
yalnızca loş kapısından merakla baktın
Korktun karanlıklarımdan şaşırdın
Ve gördün birdenbire kendini
keşfe çalışırken beni ve bendeki beni
Sözde kaldı cesaretin arzuların merakın
Ve diledinki ayağına dek taşınsın
Dibinde ne varsa mağaralarımın
Çalıştım didindim sundum ve yoruldum
Ve gördüm görmek istemediğin seni
Ve gördün bende kendini
Sustun
Haydi şimdi sustum haydi kayboldum
Sakladım tüm ihtişamımla
kendi karanlığımın ardındaki ulaşmaya korktuğun aydınlığa
Haydi bil haydi ara haydi dene bir kez
Gerçekten cesareti gerçekten istemeyi gerçekten gülü dikeniyle sevmeyi
Haydi gir sulara girebilirsen varsa o yürek sende
derdin ya ‘biz sevdik mi….’
Haydi dikme diye indirdiğin
ve kendinde kaldırdığın burnunu indir
Vazgeç koca dağların tepesinde sanmaktan kendini
Adam gibi adam ol
Bırak derinlere gömdüğün delikanlıyı
Yüzleşsin korkan ve korkutan kendi karanlığıyla
İn yüzüstü bıraktığın derinliklerine
Seni sen yapan ve sırtını döndüğün şeylere
Teslim ol sığın ve onu sev
Sev kendini korkmaksızın küçük olmaktan
İşte o zaman
o an
geçebildiğinde utandığın karanlığından
Ve bir ipek gibi okşayabildiğinde en sivri kayaları
Ve bir su gibi akıcı ve kıvrak olduğunda
Ve acıtmadan yontabildiğinde kırık eğrileri
O zaman sevecek ve bulacaksın beni
Benim sevdiğim ve bulduğum gibi seni
Ve anlayacağız ki bu deryada
Bir damla ben bir damla sen
Kimse daha üstün kimse daha alçak değil
kimseden
(08.12.03 Adapazarı)
Esen ZaferKayıt Tarihi : 11.12.2003 00:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!