Çok geç anladım sana muhtaç olduğumu
Su gibi elzemmis meğer gözlerinin mavisi
Gözlerinin mavisiyle ferahladığımı
Çok geç anladım.
Saçlarım okşanırken
Utanırdım hep çocukken
Düşüncelerimden çıkıp büyüyen buğu
Bir sis perdesi gibi iniyor yüzüne
Mavi hayallerimde süzülen kuğu
Dalıp dalıp kayboluyor hüzüne.
Hatırla! ellerini tutmuştum gündüzleyin
Ölme eşeğim ölme
Başka eşek yok gayrı.
Ölüp beni de öldürme
Yol uzun, yükümüz çok gayrı.
Ejder gibi görünürsün,
Yılan gibi sürünürsün,
Renkten renge bürünürsün,
Gebersin İGUANA.
Tuzlu sulara dalarsın,
Ne zaman bu küçük şehre düşşe yolum,
Çikolata kokan dar sokakların ortasında,
Ellerim babamın ellerinin arasında,
Yürürken taş yollarında ,
Uğurlayan rüzgarın esintisi gelir aklıma.
Bir memleket vardı suyu ince, yeşili bol
Kıvrılıp yok olurdu dağlarından inen yol.
Salkım salkım yemişler ağaçlardan inerdi
Acligimiz meyvelerin gölgesinde dinerdi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!