Yaratılışımız bir aşk hikayesidir
Allahtan geldik, O’ndan ayrıldık ve yine O’ na döneceğiz
Aşk, aslımıza olan özlem ve onunla bütünleşme çabası manasına da gelir
Bir anlamda kendimize/ bütünlüğümüze sevgidir aşk, profan algı, aşkın kaynağını burada görmediği için onu dünyevileştiriyor
Varlık, varlığa dair fani olan beden
Aşkın objesi yapılıyor ve doğal olarak cinselliğe indirgeniyor
Aşkın büyük hakikatlerden biri olduğu nedense hakkıyla idrak edilemiyor
Allahın kainatı yaratmayı arzulaması ve bunu sevmesi, varlığın ilk sebebinin sevgi/ aşk olduğu anlamına geliyor
Varlığa ait ve birbirinden ayrı cüzler
Arasında fevkalade kuvvetli bir çekim var, kainatta sari bir aşk hali var
Aşk, bir birinin uzağına düşmüş parçaları bir araya getirir,biz buna vuslat diyoruz
Aşkın şiddeti, parçaların bir birine olan uzaklığı nispetinde artar, kişinin O ‘ na uzaklığı nispetindedir
Aşk bahsinde hep şu ayrım yapılır
İlahi aşk, mecazi aşk, arifler böyle bir ayrımın olmadığını söylerler
Hefefi ne ve kim olursa olsun, aşk üzere gerçekleşen şey mahiyet olarak hep aynıdır
Değişen maşuktur; maşuka yönelmenin mahiyeti değişmez, kimler yıllarca faniyi idealize ederek aşık olur
Aşk, bir derttir, söyletir
Şiir edebiyatın bir üst dilidir, edep, bir tür yoğurma ve terbiye tarzıdır
Edebiyat ise edep ile birlikte anılıyor, dolayısıyla şiirinde edebi muhakkakki olmalı
Kavuşma arzusu, aşk olarak belirlendikten sonra, vuslat gerçekleştiğinde arzudan doğan acı/ aşk kalmaz
Kayıt Tarihi : 8.6.2013 19:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!