Geceme uzanıyor ay’ın elleri,
İntihara teşebbüsteki hayatımı alıyor kocaman parmaklarıyla
Uçurumun şeytani gözlerinden.
Oysa yaşama değer ne kaldı diyorum,
Ellerime bakıyorum toz toprak,
Sefil yaşamımın aldıklarını anlatıyorum hıçkırarak.
Derin bir ensturman çalıyor deniz,
Geceden daha koyu gözlerimi çeviriyorum üzerine.
Nefesimin yettiğince eşlik ediyorum çığlıklarımla
Ve ağlıyorum dağları ardıma alıp.
Saçlarıma uzanıyor yağmur,
Toprak kokusunu salıyor,
Oysa bir adım yeter diyorum,
Bir adım atsam bu sefil yaşam biter diyorum.
Rüzgâr çığlık atıyor.
Yağmur diniyor, rüzgâr susuyor ve uzanıyorum uçurumun kenarına,
Ensturman çalıyor deniz,
Ay gülümsüyor,
Kapatıyorum gözlerimi,
Derin bir sıcaklık iliklerime kadar işliyor
Yeni bir gün olsa gerek bunu adı.
Ellerime bakıyorum toz toprak,
Yeşili görüyorum sonra, mavi yanı başımda,
Güneş gözlerimi kamaştırıyor büyüsüyle,
Derin bir nefesi çekiyorum toprağın kokusundan
Ve gülüyorum bu kez dağları ardıma alıp…
Oysa yaşama değer ne kaldı derken,
Hayatın kutsal şavkını görüyorum…
Deniz, rüzgâr, Ay, Güneş, Yağmur, Toprak,
Alıp ardıma ağlayıp, güldüğüm Dağ,
…Teşekkürler…
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Şiirsel anlatımı oldukça başarılı duygular dökülmüş dizelere.
Kutluyorum.+
Saygılarımla.
Müjdat Bilgin
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta