Zamanlardan bir zaman memleketin birinde bir bey yaşarmış. Bu beyin güzeller güzeli bir de kızı varmış.
Gün gelmiş kız büyümüş. Büyümüş de ne olmuş? Ne olacak kızına talip olanlar beyin kapısına gidip gelmeye başlamış. Ama bey kızına çok düşkün bir türlü kızını kimselere vermeye yanaşmıyormuş ama kapıya gelenlerden de bir türlü kurtulamıyormuş.
Bakmış ki bu böyle olmayacak, gittikçe de işler çıkmaza giriyor bir karar vermiş demiş ki,
-Bir bilmecem var, kızıma talip olanlar buyursun gelsinler bu bilmecenin cevabını ilk kim verirse kızımı ona vereceğim..
Beyin bu sözü üzerine talipler tek tek beyin huzuruna çıkmaya başlamışlar. Bey bilmeceyi sormuş her gelene demiş ki
- Su ne diyerek kaynar?
Taliplerin kimi “tıkır tıkır diyerek” demiş kimi “lıkır lıkır,” kimi “fokur fokur” vs. Ama beye göre verilen bu cevapların hiçbirisi doğru değilmiş. Her gelen boynu bükük geldiği yere geri gitmiş.
Bu arada kızın bir de sevdiği var. Delikanlı demiş ki kıza
- Babandan cevabı öğren bana söyle ki seni alabileyim.
Kız dünden razı ama cevabı babasından nasıl alacak? Başlamış babasının etrafında dört dönmeye, ağız aramaya. Bey akıllı adam bu dört dönmelerin bu ağız aramaların boşuna olmadığını bilmiş tabi. Bakmış ki olacak gibi değil çaresiz istemeyerek de olsa cevabı kızına söylemiş.
-Eğer demiş su, -Ben yağmur olmasaydım yeryüzüne yağmazdım. Ben yağmadığım için ağaç olmazdı. Ağaç olmadığı için ateş olmazdı, ben de, ‘benden bana, benden bana’ diye, diye ateş üstünde yanmazdım.
Alıntı kısa hikâye.
__________________/
Hayat böyle bir şeydir. Her şey istikrarlı bir döngü üçünde sürer gider. Ve her şey sonunda aslına döner. recep akıl 12. 10. 2019
Recep Akıl
Kayıt Tarihi : 9.2.2022 05:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!