Hayatın İçinden 39 - Dua Şiiri - Recep Akıl

Recep Akıl
905

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Hayatın İçinden 39 - Dua

Deniz kenarına oturmuş, gözlerini ilerdeki bir noktaya dikmişti. Belki de bir saattir öylece duruyordu. Onun bu hâli, alışveriş için balıkçı sandallarının kıyıya dönmesini bekleyen bir ihtiyarın dikkatini çekti. Kısa bir süre çocuğu seyretti, sonra ağır adımlarla onun yanına gidip:

- Merhaba delikanlı, dedi. - Bu gün deniz çok harika değil mi? Çocuk, başını çevirmeden:

- Ama rüzgârlı, dedi. - Topum denize düşünce sürükleyip götürdü. Adam, çocuğun yanına oturup:

- Eğer biraz genç olsaydım, yüzüp onu alırdım, dedi. - Ama yaşlıyım artık ve ben bunu ne yazık ki yapamam.

Çocuk, ona cevap vermedi. Ve kıyıdan uzaklaşan topunu daha iyi görebilmek için, ayağa kalkıp hemen yanındaki tümseğe çıktı.

Yaşlı adam, sakin bir ses tonuyla:

- Ümidini hiçbir zaman kaybetme, dedi. - Bence dua etsen çok iyi olur.

Çocuk adama dönüp büyük bir sevinçle:

- Dua etsem topum geri gelir mi? diye sordu. - Denize düştüğü yeri bilir mi?

- Allah isterse eğer, ona öğretir, dedi ihtiyar. Topun geri gelmese bile, Allah’a yaptığın duaların sevabı sana yeter.

Küçük çocuk, yaşlı adamın sözlerini biraz düşündükten sonra, her okuduğunda dedesinden bahşiş kopardığı duaları ard arda sıraladı. Daha sonra da, topun dönmesi için Allah'tan yardım istedi. Ama üzüntüsü azalmamıştı.

O topa bir sürü para harcamış, bayram parasını bile ona katmıştı. Şimdi artık tek şansı, bazen olduğu gibi, rüzgârın aniden yön değiştirmesiydi. Bu olsa bile deniz çok büyüktü, topu ise küçücük.

Hava biraz daha sertleşmişti ve güneş batmak üzereydi. Balığa çıkan sandallar birer birer dönüyorlardı. Eve gitmek istemiyordu, hâlâ umudunu yitirmemişti. Bu yüzden yaşlı adamla birlikte oyalandı.

Yaşlı adam, hep aynı balıkçıdan alışveriş yapardı. Sonunda o balıkçı da kıyıya yanaşmıştı. Yaşlı adam onu görünce el selâm verip:

- Avınız inşallah iyi geçmiştir, dedi - Eğer varsa, birkaç kilo alabilirim.

Sandaldaki adam, bir kova içindeki balıkları gösterip:

- Zaten ancak bu kadarcık tutmuştum, dedi. -Denizde ‘av’ diye bir şey kalmadı artık, denizi de bitirdik.

- Dua etmeyi denediniz mi? diye atıldı çocuk. - Ümidinizi sakın kaybetmeyin.

Balıkçı için her şey tesadüftü. Bunun için "rasgele" derlerdi. Ama şimdi bir şeyi hatırlamıştı, yıllar yılı unuttuğu bir şeyi. Çocuğun yanaklarını okşarken:

- Dua ha? diye mırıldandı. O zaman tutar mıyım?

- Tutamasanız bile, duaların sevabı size yeter, dedi çocuk. - Bunu yeni öğrendim.

Balıkçı, böyle bir sözü ilk defa duyuyordu. Başını ağır ağır sallayarak:

- Eh, senin sayende şimdi ben de bunu yeni öğrendim, diye gülümsedi. - Üstelik de küçük bir öğretmenden.

Çocuk, bu sözlerden çok hoşlanmıştı. Artık topun gitmesine üzülmüyordu. Yanındaki yaşlı adam ona bir göz kırparken, balıkçı tekrar sandala yöneldi ve ağların üzerindeki eski örtüyü açtı. Bir top vardı orada; henüz ıslak olduğundan, ışıl ışıl parıldayan bir futbol topu. Balıkçı, onu çocuğa uzatıp:

- Öğretmenlerin hakkı hiç ödenmez, dedi. Bunu biraz önce denizde buldum.

Çocuk topunu görünce büyük bir sevinçle ve yüksek bir sesle:

-Bu benim denize düşen topum, dedi.

Gözlerine inanamıyordu. Rüyada olduğunu sandı bir an, hiç beklenmedik şeylerin yaşandığı bir rüyada. Aceleyle sağa sola bakındı. Ama her şey gerçekti. Balıkçı da, sandal da, ihtiyar da...

Topu ise, işte ellerindeydi. Ona sıkıca sarılıp:

- Bir daha benden izinsiz gezmek yok, dedi. - Ya dua etmeseydim ne olurdun o zaman?

Alıntı Kısa Hikâye
____________________/

Kıssadan Hisse: Dua kul ile Rabbi arasında bir köprü, bir tür iletişim aracıdır. Dualarımızla yakınlaşırız bağ kurarız Yaratan’ımızla. Allah’ın (Azze ve Celle) biz insanoğluna bahşetmiş olduğu en büyük nimettir dua. Dualarımız olmasaydı biz ne işe yarardık? 15.03 2021 Recep Akıl

Recep Akıl
Kayıt Tarihi : 15.3.2021 12:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Recep Akıl