Köyden kaçırmıştı Fidan`ı İstanbul`da bir yakınının yanında kalıyorlardı. Düşman ailelerin çocukları olmaları, evlenmelerine tek engeldi. Öncelikle inşaatlarda amelelik yapmış gecesini gündüzüne katıp hep çalışmıştı. Belirli bir birikimden sonra boş bir arsaya yaptığı gecekondu, mutluluklarına mutluluk katmıştı. İlk çocukları da yoldaydı. Daha çok çalışmam gerek diye düşünüyordu Cemal.
İstanbul`da ki arkadaşının durumu iyiydi.
-Cemal gel sana bir manav dükkanı açayım sen çalıştır diye teklifte bulundu. Evine yakın bir dükkan tuttular. İşler iyiydi. Bu arada bir de oğlu olmuştu Cemal`in. Sevinci bir değil, iki olmuştu artık. Eşini çok seviyordu. Oğlu da evin altın topu, tek neşesiydi.
-Bugün oğlum ne yaptı annesi? Herzaman sorduğu soruydu.
Fidan`ın yüzünde gülücükler açar bir bir anlatırtı Cemal`e..
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman