Hayatımın Bir Saatlik Akışı Şiiri - Yoru ...

Süleyman Muamma
122

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Yalnızlık gecelerimde elektrik kesintisiyle süslenmiş eşyalar dolu bir oda da oturmaktayım.
Tavanın beyaz oluşu adeta, bir güneşin parlaması gibi ruhumu aydınlatıyordu. Odanın içi o kadar sessizliğe bürünmüştü ki yüreğimin sesini duyabiliyordum. Başımı hafif sağa çevirerek salona doğru baktım, sanki güneş batmış ama gökyüzüne ay çıkmamış gibi zifir bir karanlık çökmüştü...
O karanlığın içine yönelmeye başladım, yavaş adımlarla yürürken birden ayağımın altında sızlanma olduğunu fark ettim. Aşağıya doğru eğildim, bunun sebebini neydi diyerekten bir oyuncak olduğunu anlamıştım.
Saniyeler sonra yoluma kaldığım yerden devam ederken, bu sefer divanın açıkta olan demir bacağına, ayağımın başparmağını vurmuştum. Acısı beni adeta büyülüyor, hareket bile edemiyordum. Kendimi yere atarak iki elimle ayağımın başparmağını ovuşturuyordum...
Dakikalar sonra sızlama geçmiş, fakat burnuma farklı kokular geliyordu. Ayağa kalktım topallayarak bu koku nereden geliyordu diye burnumla derin nefes almaya başladım.
Bu koku aslında kötü bir koku değildi, aç olan midemin açlığını gidermek için gerekli olandı.
Tahminimle yakınlarda birileri mangal yapmış, o etin kokusu bizim evin bir köşesinden içeriye sızıyordu...

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta