...Zamanın kıyısında sürüklenen sandal gibi ruhum kıyılarına savruluyor. Kaç gece sayıkladım adını ama sadece fısıltıları okşadı gecenin içindeki ses dalgalarını...
Sana ulaşamadıkça seni büyüten kalbim, yakınlarına vardıkça isyankar, tenini hissettikçe aciz... Sevginin her gölgesine vurulan, onunla ışıl ışıl parlayan bir sevdanın, gözlerinde erimesinin hikayesi içimi yakan... Kafesleri üzerime iten, kaçtıkça içine çeken, sensizliğin derin izleri mi beni sana bu denli sürükleyen?
Yaşamı bir dağın kenarından süzülen şirin bir ırmağın sesine benzetsene bir...
Ancak o zaman hoş gelir tüm kötü anıların aklına... Her çağlayan sesinde irkilirsin bende buna benzer bir hayatın içinden koşar adımlarla geçtim diye...
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Devamını Oku
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Çok hüzünlü olmuş ve tabii birazda öğütkar...Tebrikler can.
Saygılarımla
İbrahim Tolga Özsoy
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta