...
Fatma Gelin
Sene 1954
Ailenin ilk çocuğu Fatma doğmuş bir yıl sonra erkek kardeşi dünyaya geliyor. Erkek kardeşi okula gönderildiği halde o gönderilmiyor.
O zamanlar, düşman tarafı olarak hasım bildikleri akrabalarının zarar vermesinden korktukları için aile efradından kadınlar kesinlikle sokağa çıkarılmıyor.
Fatma 10 yaşına gelmiş annesi ara,ara köyden şehire gelip kalınca tüm ailenin sorumluğu üzerine bırakılıyor; derken Fatma 13 yaşında (gelin çiti) oynarken arkadaşlarıyla onu çağırıyorlar. Halası çok seviyor onu bir dizim inci takıyor boynuna bizimsin der gibi; oğluna istemeye niyetleniyor. Babasının haberi olunca istemiyor vermem kızımı deyip inciyi geri gönderiyor..
Artık 14 yaşında Fatma hâlâ aklı gelinçiti oynamakta fakat bu kez kaçamıyor kaderden. Hoşgeldin emmi dediği kendinden 10 yaş büyük adama veriliyor..
Nikah için kimlikte yaşını 1951 olarak değiştirerek ailesinin imzası ile nikah gerçekleşiyor..
Evden çıkarken misafirliğe gittiğini düşünmüş olacak ki kendisiyle birlikte giden teyzesine eve ne zaman gideceğiz diye soruyor defalarca.. Artık orada kalması gerektiğini anlayınca mecbur kabullenmek zorunda kalıyor.
Zor bir süreç başlıyor bundan sonra hergün gece yarısı kocasını beklerken (bugün yine sarhoş mu gelecek) endişesi ile pencereden bakarken uyuyakalıyor..
Aradan bir kaç yıl geçmesine rağmen hâlâ çocukları olmuyor dayak ve hakaretler başlıyor. Fatma ne yapsın!!!
Kocam dediği adam bir gün elini bağlayıp bodrum'a kilitleyip işe gidiyor. Aba dediği eltisi kapıyı açıp onu kurtarmaya çalışırken o hâlâ "açmayın beni daha çok döver" dese de vicdan bu dayanır mı; bodrumdan çıkarıyorlar..
17 yaşında gittiği doktor senin çocuğun olmaz dese de takdiri ilahi o yıl hamile kalıyor gerçekte 18 kimlikte 21 olarak ilk çocuğunu dünyaya getiriyor. Tabi (oğlan) olduğu için artık biraz kıymeti artıyor sokağa paralar şekerler dağıtılıyor..
Gel zaman git zaman Fatma'nın çocukları oldukça ihtiyaç fazlalaşıyor. Artık fıstık kırıp, çıkrıkta ip sararak geçimini sağlıyor. Kocası kumardan pavyondan artan parayla geçindirmeye çalışsa da elimin emeği olsun diye çalışıyor Fatma durmuyor çünkü (YUVAYI DİŞİ KUŞ YAPAR)
Gelin Fatma'nın üç kızı, üç oğlu oluyor.
Dördüncü çocuğu kızı henüz yedi yaşında sürekli altına kaçırması onları tedirgin ediyor. Bir gece dolaba koydukları bir satıl ayranı sabah bulamayınca ayran yok kim içti diye sorduklarında kız ben içtim diyor. Akıl almıyor nasıl içebilir yedi yaşında ki çocuk bu kadar ayranı diye hemen doktora götürüyorlar.
Kızın diyabet hastası olduğunu öğrenince artık bir kat daha artıyor Fatma'nın çilesi.. Ankara, Adana ve İstanbul da götürmedikleri doktor kalmıyor bir çare bir umut bir şifa arıyorlar kızları için.
Hergün yapılan o insülin iğnesi kızından çok annenin canını yakıyor..
Kızı 15 yaşına geldiğinde artık gözleri kapanmaya başlıyor. Daha da zorlaşıyor onun için hayat oysa kızına birgün daha nasıl iyi yaşar umuduyla eline ne geçerse şifa olsun diye içirmeye çabalıyor fakat nafile..
20 yaşında gece koma halinde acile giriş yaptıkların da sedyenin üzerinde kolunda son nefesini veriyor kızı. Son cümlesi "Anne geldiler" oluyor. Sonrasını hatırlamıyor orada düşüp bayılıyor ben ölseydim haykırışları hastaneyi inletiyor.
Abisi kucağında eve getirirken efil, efil saçları sanki yere değercesine olan kız sanki ölü değil de bir meleği andırıyor..
Toprak işte aldığını geri vermiyor..
O saatten sonra da artık tadı tuzu da kalmıyor hayatın.
Bir anne baba için evladını kaybetmekten daha büyük bir imtihan yok olsa gerek..
Şimdi Fatma teyze 69 yaşında Alzheimer başlangıcı teşhisiyle sürekli doktora gidip geliyor..
Gece uyuyamıyor,
Gördüğü kişiyi tekrar gördüğünde ismini hatırlamıyor,
Saati bilmiyor,
Tarihi unutuyor,
Günleri sayamıyor (sadece cuma gecesi olduğu günü geceyi o günler de sohbete gittiği için takip edebiliyor)
Akşam ne yediğini unutuyor ama kızının kolunda can verdiği o geceyi asla unutmuyor.
Bodrum'a kapatıldığı o günü unutamıyor...
Selâm ve saygılarımla..
Ahde Vefa
Kayıt Tarihi : 4.1.2023 13:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Cehalet Adını Töre Koydular
Toplandı Aşiret, karar verdiler
Gencecik Fatma'ya nasıl kıydılar
Ailede Yas matem, Anne Perişan.
Böyle vahşet olurmu, bu yer yüzünde
Ar, Namus Değeri, Yokmu Özünde
Fatma'nın Sitemi, En son sözünde
Cehalet çağlıyor, Kızlar Perişan.
Fatma'lar Değildir, Bu işte Suçlu
Töreler Yasadan Daha da Güçlü
Böyle Bir Zülümü Yaparmı Haçlı
Adalet Tekliyor, Mizan Perişan.
Törenin Derindir, Geçmez Yarası
Günümüz Çağında, yüzler karası
Çakıroğlu Derki, Bilimdir Çaresi
Demokrasi Rafta, Düzen Perişan...
Caniler Yaşıyor, Kızlar Perişan.
TÜM YORUMLAR (1)