Dikenli tellerle çevrili hayatlar,
Aynı zamanda öldürücü elektrik akımı varken,
Herkes kendi zindanında.
Düşündüm, sordum, sorguladım,
Kaçabilmek ne mümkün?
Ancak toprak altında.
Gördüm, denedim, hissetim, yaşadım sonuna dek,
Taştan duvarlarla çevrili günleri,
Tan ağarmasından, güneş batana dek.
Baktım, aradım, buldum,
Mermer misali beyaz ve soğuk yüzler,
Meraklı gözlerle izlenen tavırlar,
Hep bir çekince hep bir korku içinde.
Gençler acaba hayalinde,
Yetmişlikler sıralanmış
Yanlış anlamayın şişeler değil de bedenler,
Bedbaht halde ağaç dikme derdinde.
Usanmışlar, yitik bir şekilde bizden bir an kalırsa diye ümitle.
Ha birde şu var tabi,
Ölebilme ihtimalinin, gülebilme ihtimalinden yüz kat fazla olduğu bu durumda,
E artık nasıl bir durumsa bu?
Canına yandığımın alemi,
Hadi gel ayağa kaldır artık bu halet-i ruhiyemi.
Kayıt Tarihi : 29.9.2020 01:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!