Kısaca hayat, iki kelimeden ibaret
Doğmak ve ölmek
Bilmiyorum ben çeker miydim bu kadar zahmet?
Ama anam çekmiş işte.
Boşuna konulmamış ayakları altına demek ki cennet
Bir sebebi varmış işte.
Tek bedende geçirilen bir müddet
Ve ardından…
Ağlamadan başlanmayan hayat.
Bilmem hep ağlamak mı gerek?
Belki de vardır ağlamadan geçen birkaç vukuat.
Öyle yok hemen koşup oynamak
Lazım geliyor önce biraz emeklemek
Yani sürünmek…
İşte böyle başlıyor yaşam denen hak.
Hayat bir film şeridi gibi
Başlangıcı belli
Bilmek için müneccim olmak yetmez
Filmin kopacağı yeri.
Özel yetenekte istemiyor hani
Oynamak için başrolleri
Kiminin ki uzun metrajlı bir belgesel gibi
Bitmeyecek sanırsın, bölüm bölüm.
Kiminin ki ise fragman için yetmez
Çok erken koparır filmi ölüm
Ne yaparsın işte…
Herkese belgesel çektirecek değil ya felek
Ama yine de
Yaşama tutunmak gerek
İpin ucunu kaçırmadan
Sıkı sıkı tutunmak
Öyle olacaksın ki
Terinle yoğrulacak yediğin ekmek
Olabiliyorsan…
Var mı fazla söze gerek?
Her filmin olduğu gibi
Bu filminde var bir son bölümü
Kaçmak, kurtulmak
Sonunu izlememek mümkün mü?
Ama yok…
Azrail eline aldığında düdüğü
Dizilerin tekrarı gibi
İzleyemezsin kaçırdığın bölümü
Artık geriye ne kaldı ki.
Musalladaki tarifsiz haz
Eğilmeden kılınan namaz.
Kayıt Tarihi : 20.2.2009 14:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!