Her doğan gün batıyor, sanki yine doğmayacak gibi.
Bazen Sevinç gözyaşları bazen acı çığlıklar yankılanıyor.
Sırtımın ortasına değen güneş beni üşüttü sanıyorum,bir anda ürperiyorum.
İlkbaharın gelişi ile sanki toprağın sevincine sevgi çiçekleri döşüyorlardı
Sağır yalnızlığın köşesinde saklı, tomurcuklar kan kırmızısı, güller
mavi sabahı bekliyordu.
Bak rüzgar da esiyor, sessiz ve nefessiz, güneşsiz deniz karanlıkta dalgaların arasından martılar
Uçuşuyordu.
Korku ve cesaret arasında başımı kaldırarak ve gözlerimin gördüğünce çok uzak diyarlara baktım.
Korkuyla parmaklarımı kalbime dokundurdum ve kalbimin beni bilinmeyen diyarlara taşıdığını gördüm.
Bilinmeyen bir şehrin sokaklarında
Dolaşıp durdum tanımadığım insanlarla dertleştim.
Ve bütün meçhul, kaçak geceler birer birer yerleşti koynuma
Asırlık bir aşk beni kollarında taşıyamadı sonunda oda yoruldu.
Hayallerim karla,soğukla örtülüyor
Zalim kör kalpli insanların ağzına düşüyorum
Aynada yüzümden yansıyan gölgem bana kızıyor
Allah'ım, zavallı yüreğim nasıl bir çıkmaza düşmüş diye düşünüyorum
Yorulan yaşlı kalbim miydi, yoksa ağaran saçlarım mı, yoksa yalnızlık büyüsü mü?
Neyi bilmediğimi bilmiyorum
Acı gülüşlerimle gözlerimden siyah damlalar döküyorum,azgın nehirlerin bulanık sularında sonsuzluğa doğru akıyorum.
Anladım artık sonsuz kâinatta yaşayanlardan birisiyim.
Takılmayacaksın geçmişe ve geleceğe,demek ki neymiş
Hayat bir gündür oda bugündür.
6.2.2024
Kayıt Tarihi : 9.2.2024 17:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!