Hayat Aktaş Şiirleri - Şair Hayat Aktaş

0

TAKİPÇİ

Hayat Aktaş

Ey göklerdeki bulutlar Gölgenizle mutluyum Yağmurlarınızı esirgemeyin benden Yemyeşil kırlar yaratın Uçsuz bucaksız yaylalar verin Yüz çevirmeyin bana Sizlersiniz hayat kaynağım Ekmeğimin aşımın vazgeçilmezisiniz Yokluğunuz felaketim olur Benden varlığınızı esirgemeyin Ey göğümü süsleyen kuşlar Türlü seyyareler Varlığınızla mutluyum Üzerimden geçip gitmeyin Küçük görmeyin beni Yokmuşum gibi davranmayın Benim de bir gözüm göğünüzdedir Aranızda bir yer açın bana da Aklımla emrinizde olurum Dostluğuma nişane kabul etmez misiniz Ey çiseleyen yağmur Deli sağanaklar Islaklığınızla mutluyum Haydi sicim gibi yağın üzerime Islatın bedenimi Sırılsıklam olayım Yıkayıp götürün tüm kederlerimi Benden uzaklara bırakın Yepyeni Dingin bir ben salın yeryüzüne Ey masmavi Suyu içilesi azgın nehirler Taşkın çağlayanlar Coşkunuzla mutluyum Savurun zerreciklerinizi üzerime Çarpın yüzüme doğru Serinletin sıcaklığımı Alın yangına dönmüş ateşlerimi Akın gürül gürül Bereketlendirin toprağımı Yeşertin bağlarımı Ey ışıltılı metropoller Meydanlar caddeler Azametinizle mutluyum Haydi kapsayın beni Her kusurumla Beni de içinizde barındırın Kalabalığınızda hapsedin Yalnızlıklarımdan koruyun Bir başıma bırakmayın kendimle Varoşlarda saklayın beni Ey asfaltlar patikalar Köhne demiryolları Kavuşturma ümidinizle mutluyum Alın götürün beni buralardan Köylerden kasabalardan geçirin Ovaları derin vadileri gösterin bana Uçurumlardan aşırın Sevdiklerime taşıyın beni Yılların hasretini dindirin Hayat AKTAŞ Şubat 2012

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Ayaz gecenin en afili yalnızlığında
ben yine ayakta
yine gözlerim uyku yüklü
serseri düşüncelerin piyasasındayım
pahalı alınıp ucuza satılan
vefasız duygular karmaşasındayım

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Geleceksen eğer o gün bugün olsun, Bugün ve her daim seni aşkla sevebilirim Eskiden kalma seni inciten ne varsa her şeyi En uzak kıyısından denize bırak öyle gel Hüzünlü hiçbir anı kalmasın yüreğinde İlk günkü gibi saf ve tertemiz gel Geleceksen eğer o gün bugün olsun, Yüzünde yepyeni başlangıçların umudu ışıldasın Ayaklarında tatlı bir telaş seni bana getirsin Yıllara yorgun gözlerin artık benim için gülsün öyle gel ki kayıp yıllar hasedinden kahretsin Geleceksen eğer o gün bugün olsun, Üzerinde gençliğini anımsatan sade giysilerin Dudaklarında mutluluğun gülümsemesi olsun Bırak saçların gümüş, yüzün derin çizgili olsun Yeter ki kendinle barışık düşüncen olsun Geleceksen eğer o gün bugün olsun, Gelirsen bugün karşında ellerini sımsıkı tutacak bir el Yalnız senin için çarpacak bir yürek bulacaksın Sana kendi ellerimle aşkın şerbetini sunacağım Yıllardır üşümüş ruhunu sımsıcak nefesimle ısıtacağım Geleceksen eğer o gün bugün olsun, Yoksun diye yüz çevirdiğim aynayı Kendimden bıktırıp eskiteceğim Özensiz bağladığım at kuyruğu saçımı Senin için özgürleştirip omzuma salacağım Ve geleceksen eğer bugün, Gidişinin hesabını sormayacağım Yarına dair hayaller de kurmayacağım Mutluluğun en parlak rengini giyip Kapım ardına kadar açık Seni sadece sevgiyle karşılayacağım. Hayat AKTAŞ -nisan 2011

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Bekle dediğin yerde Her gün bekledim seni Gelmedin yar Gelmedin... Beni bekle Geleceğim mutlaka Demiştin ya hani Doğru sandım inandım Erken kalktım o sabah İçim içime sığmadı Geç kalırım diye Sokakları rüzgar gibi geçtim Nefes nefese kaldım Tam zamanında vardım Yüreğime sığmayan bir sevinçle Bekledim Gelmedin... Güneşin parlak ışıklarını Gözlerime hapsetmiştim oysa Üzerine sinmiş Ağır karanlığını Aydınlatsın diye Sana getirmiştim Herkes gelip geçti Herkes sevdiğine kavuştu Ama sen gelmedin... Gelsen Aşk adına yazılmış En güzel aşk şiirlerini Okuyacaktım Aşk adına bestelenmiş En güzel şarkıları Söyleyecektim Gelmedin... Sonra başım ağır geldi boynuma Tutamadım aşağı eğdirdim Gözlerimden yaşlar geldi geçti Yüreğimden karanlık bulutlar Fırtınalar tayfunlar geçti Ben ağladım Sen gelmedin... Gelsen Yüreğimde senin için İmbiklerden damıttığım Tertemiz sevgimi verecektim Gökyüzünden çaldığım Bir avuç yıldızı Saçlarına takacaktım Kaç zamandır yazdığım Sevda öykülerini anlatacaktım Gelmedin... Sensiz bıraktın beni bu dünyada Öylece yalnız kaldım buralarda İçim üşüdü yokluğunda Gelmedin... Kocaman bir yalanmış beni sevdiğin Hayat AKTAŞ Şubat 2012

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Kirletme yüzünü Gudea! Ölmezsen eğer... Uzun süre kullanacaksın daha Yüzün ak alnın pak olmalıydı değil mi Kirlenirse bir gün yüzün Sevdiğinin yüzüne nasıl bakacaksın Hangi kutsal su arındırır yüzündeki kirleri Hangi ağartıcı ile aklayacaksın onu Bırak yüzünde tebessüme yer kalsın biraz Kirletme ellerini Gudea! Tertemiz ve kutsal şeylere dokunacaksın daha Kirlenirse bir gün ellerin Bir bebeğin minicik ellerinden Nasıl tutacaksın kirletmeden Sevdiğinle el ele nasıl yürüyeceksin Bembeyaz bir papatyayı Nasıl sunacaksın sevdiğine Hangi yağmur yıkayacak Kirlenmiş ellerini söyle Kirletme gözlerini Gudea! Güzel günler göreceksin daha Kirlenirse bir gün gözlerin Kimi inandıracaksın samimiyetine Gülünce nasıl gülecek gözlerinin içi Hüznünü dağıtan biricik gözyaşların Kirlenmeden nasıl düşecek yanaklarına Sevdiklerine sevgi dolu gözlerle Baktığın nasıl belli olacak Kirletme yüreğini Gudea! Muhteşem aşklar yaşayacaksın daha Yepyeni heyecanlar tadacaksın Kirlenirse bir gün yüreğin Yeryüzünü de yüreğin gibi kirleteceksin Tanrıların tüm laneti üzerine yağacak Şer rüzgarları esip kavuracak dört yanını Dünyayı büsbütün çekilmez kılacaksın Ve kirletme beynini Gudea! Güzel şeyler düşüneceksin daha Kirlenirse bir gün beynin Doğru kararlar almayı nasıl bileceksin Parlak fikirlerin nasıl mümkün olacak Uyutan masalların gerçeğini Aydınlık günlere nasıl devredeceksin Umutlarını hangi bilinçle yeşerteceksin Kirlenmemeli değerlerin değil mi Gudea! Hayat AKTAŞ Şubat 2012

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Bu renksiz Buğulu şehir Gri ve puslu hava.... Melankolik yapıyor beni Depressif bir Kedere büründürüyor Bu sıkışık Daracık Sokaklardan Üzerime kasavet çöküyor Omuzlarım ağırlaşıyor Monoton Sıkıcı Şevksiz Bu çalışma düzeni Mahkeme suratlı Bu ruhsuz insanlar Telaşa ayarlı yaşam tarzı Esaretim oluyor Öfkemi büyütüyor Hayallerimi silip götürüyor Kendime olan azıcık güvenim de Kurum kokan Sokak aralarında kaybolup gidiyor Kaldırımı Ve binaları yüksek Bu caddelerde Gökyüzü benden gitgide uzaklaşıyor Bense küçücük kalıyorum Sanki kendimi Küçümsenmiş hissediyorum Beton sarmış dört yanımı Bu donuk renkli evler Estetikten yoksun binalar Hepten ruhumu sıkıyor Avazım çıktığınca bağırmak Buralardan uzaklara kaçmak Geçiyor içimden Her şeyi hızla tüketen bu kalabalık Beynimi kemiren bu anlamsız gürültü Aralarında ben Büsbütün çaresiz hissettiriyor kendimi Öğündüğüm şu Okyanus enginliğindeki yüreğim Küçüldükçe küçülüyor Canım burnuma geliyor Nefessiz kalıyorum Şaşkın ve ürkek Bakıyor gözlerim Geçerliliğini yitirmiş kurallar Anlamsız yüz ifadeleri Bu sahte tebessümler Beni çileden çıkarıyor Heyheylerim tepeme üşüşüyor Bunalımdan çatlamış insanların Hiçbir şey yokmuş gibi davranmaları Beni fena halde yoruyor Algı sınırlarımı zorluyor Şöyle bir bakıyorum da Çevremde Anlamlı Düzeyli Kaliteli yaşamdan başka Bütün olumsuzlukları görüyorum Fırtınalı Yapayalnız Keyifsiz Onursuz yaşamlar Karmaşa İsyan Ve bir tükenmişlik görüyorum İnsanca yaşama Şiddetle özlem görüyorum Mutluluğa susamışlık görüyorum Bu hengame içerisinde Bir ben olmuyorum Bir sen olmuyorsun Bizler olmuyoruz Oysa toprakla yoğrulmuştuk biz Güneşte kavrulmuştuk biz Kırlardı Dağlardı yurdumuz Yağmurdu umudumuz Mavileri özlerdik Denizleri Ormanları Delice sevdaları Çocuksuluğu özlerdik Belki çok uzaklaşmış sayılmayız İstersek hala Yol yakınken dönebiliriz Pekala başarabiliriz Doğaya Özümüze dönebiliriz Haydi gel Tutalım ellerimizi Güneşe dönelim yüzümüzü Yaylalarımıza Ovalarımızaa Bağlarımıza doğru gidelim Sabahleyin erkenden Yollara düşelim Kalk haydi! ... Hayat AKTAŞ Mart 2012

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Uzaklardan seslenir bize Korkularından kurtul der Ruhunun ışıltılı sarayına dön der Denizin hışırdayan güçlü sesi... Gülümseyen yüzüyle kırlar Açmış kollarını sevgiyle Ona dönüşümüzü bekler Yaşamdan uzak kalma Evinden uzak kalma Kalbinden uzak kalma der Manitu Güneş tarlaların başağına Başaklar kokusuna çağırır bizi Ağaçlar gelinliğine çağırır Yaşam özüne Yeryüzünün yolcuları değil miyiz hepimiz Barış ve aşk için şarkılar söylemeliyiz Bir atın sırtına atlayıp bazen Güneşin battığı yöne gitmeliyiz Öylece... Korkusuzca gitmeliyiz Kendimize doğamıza dönmeliyiz Yeryüzünün yolcuları değil miyiz hepimiz Gün gelir yollar çeker bizi Yollar uzun olur dağlarsa büyük Aşılmaz zannedilir çoğu zaman Haydi dönüş zamanı der ulu Manitu Nehirleri takip etmeli Nehirler bereketli ovalara Denizlere götürür bizi der Sulara bırakalım o zaman kendimizi Yatağımız gibi nazik ve yumuşaktır yüzeyi Sular yatağımız olsun Sessizliğinden korkmalı bazen suların Yönümüzü çevirdiysek nehirlere Arkaya bakmaya gerek kalmamıştır Uzaklarda bir taze gelin ağlar Törelere kurban bir kız ağlar Sessiz çığlığını basar İçimizde bir yara sızlar O zaman gökyüzünde bir bulut ağlar Rengarenk çakıl taşları Gün ışıyınca her sabah Gidenlere ağıtlar yakar Sonra evimiz çağırır bizi Hava kararmadan Sığınağımız olan evimize dönmeliyiz Açmış kapılarını bizi bekler Hiçbir yerde oyalanmadan Mehtabın büyüsüne kanmadan Çabucak dönmeliyiz o zaman Sevgiliye döner gibi dönmeliyiz Güneşi,sevgiliyi ve mehtabı Yaşama sebebi gibi görmeliyiz Hayat AKTAŞ Şubat 2012

Devamını Oku
Hayat Aktaş

Ey ölüm! Her gün pusudasın benim ülkemde Tahtı serdin her köşemize Kah doğudan geliyor haberin En yoksul, en biçare hanelerde Kah batıdan geliyor ayak seslerin Onca hengamenin içerisinde Çok sık uğrar oldun memleketimize nedense Hayırdır bizleri çok mu sevmektesin Bu yüzden mi yürekleri yakmaktasın? Yok yere ocakları söndürür Yetim bırakırsın bebeleri Anaları, babaları, eşleri Canının yarısı kardeşleri Ayırırsın birbirinden En olmadık zamanda ensemizden yakalarsın Neden başka ülkelerde haberlisin de bizde böyle habersiz Bize kastın mı var diyeceğim Demeyeceğim Bizler hazırlamaktayız değil mi bu ölümleri Senin işini bizler kolaylaştırmaktayız Belki de sana çok iş çıkarmaktayız İtiraf et sende bizden bıktın değil mi? Bunca canı almaktan yoruldun değil mi? Sen de haklısın kusurun büyüğü bizde Kimine trafik bahanesi Kimine deprem kimine sel Kimine de terör mecburen Aslolan ölmek değil midir Adını ne önemi var Sana sesleniyorum ey ölüm Yeter olsun artık sana yalvarıyorum Çek acımasız elini ülkemin üzerinden Yetmez mi akan yaş gözlerimizden Yurdumun güzel insanları Artık gülsün istiyorum-Amin.. Hayat AKTAŞ Ekim 2011

Devamını Oku
Hayat Aktaş

GEÇMİŞTEN GELEN

Ne sana sitem edeceğim bugün
Ne de çoktan küllenmiş bir ateşi
Harlamaya körük olacağım
Bunun için çok geç olduğunu

Devamını Oku
Hayat Aktaş

SANA DAİR

Sus kara böcek! Döktürme incileri gözlerinden
Sen bunu denizleri yakarak hak etmiştin.
loş mahzenlerde tozlanmış anılar arasında
hiçliğe atılma zamanını beklerken bile

Devamını Oku