Önce unuttuklarını mı unutmalıydı bir başlangıç için, yeniden hatırlamak için?
Unuttukları ve hatırladıklarıyla diktiği giysinin hem terzisi hem mankeniydi, oynadığı sahnede
Gitse miydi, kalsa mıydı?
Çıkarsa mıydı gerçekliğin ona giydirilmiş gömleğini üstünden
Dönse miydi sahnesine, onu bekleyen beyaz zambağına
Hatırlamak o kadar da zor değildi
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Teşekkür ederim Nermin hanım, yüreğinize sağlık...
Her insan kendi hayat tiyatrosunun baş aktörü. Acısıyla tatlısıyla, hakkını vere vere oynuyoruz. Suflör yok, unutmak yok, kaçış desen hiç yok. Eteğimize birikenlerin, hepsi bizim.
Öyleyse, kendimizle barışıp olanı kabullenmek, ileriye bakmak düşüyor bize.
Kutluyorum kaleminizi ve yüreğinizi Çağla Meydan Hanım. Selamlar, sevgiler.
Teşekkür ederim Hatice hanım, hepimizin kalması dileğiyle... Sevgilerimle...
Yüreğinizdeki çocuk hep çocuk kalsın..
Kutluyorum bu güzel şiir için...
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta