(aç parantez -
Ah be güzelim;
Kargacık burgacık dilinle
İlk merhaba dediğinde herkese
Dilinden azıcık olsun anlayan
Kimse olmasa da etrafında
Elin ilk kalem tuttuğunda
Kafanı karıştıran çok olacak bundan sonra
Sözüm ona en güzel dille anlatman için kendini
Yol gösterecekler sana olmayan akıllarıyla
Önce bol bol çizgi çalışacaksın
Önündeki uzun yolları
Engelleri hatırlatırcasına
Dikeydi yataydı burguydu derken
Ters v düz v yarım ay tam ay
Düşecek birer birer her satıra
Yorulacaksın oflayıp poflayacaksın
Bu olmazsa olmaz modası kalkmaz
Şekillerden öyle çok çıkacak ki karşına
Kaçarı yok mecbursun dayanacaksın
Hatta birçoğunu bizzat sen sırlayacaksın
Gün olacak
İmlası bozuk kelimelerle yan yana düşen
Devrik cümleleri karalamak gelecek içinden
Seni eğri anlatan ne varsa dünden bugüne
Sivilceli bir dil hükmettiğinde elindekilere
Kızgın bir nida çekerek nefesinden
Köşe kapmaca oynamaya başlayacaksın
Asi ve haylaz ünlemlerle hiç istemeden
Bu tempo yoracak seni sıkılacaksın
Ve ilk rastladığın noktalı virgülde
Biraz soluklanmak üzere duracaksın
Eline geçen ilk fırsatta birden aklına esecek
Börtü böcek şekilleri kuş ve çiçek resimleriyle
Süslemeye kalkacaksın tüm sayfa şeritlerini
İnci gibi bir yazıyla döktüreceksin sonra
Gül kokulu sözcükleri birbiri ardına
Okumaz yazmazların bakar körlerin olacak
Şaşıracaksın bu duyarsızlığa
Hem gözüne hem gönlüne batacak
Palavradan atılan başlıklar
Aldırmaz davranıp aymazlığa vuracaksın
Dişini sıkarak gözünü yumarak
Yıkıp geçeceksin bir hışımla
Önüne çıkan iki nokta üstüste engelleri
Hiç boşluk bırakmadan arka arkaya
Paragraf üstüne paragraf ekleyeceksin
İçine sinmeyecek yine de hiçbir hali
Sil baştan olsun isteyeceksin her şey
Razıyım tırnak içinde olsun diyeceksin
Hatta hileli bir kesme işaretiyle ayıracaksın
Hep büyük harflerle yazılan kırgınlıklarını
Pişmanlıklarını ve suskun yalnızlıklarını
Ama asla unutmayacak unutamayacaksın
Zamanla varsa eğer birkaç güzel dem eskilerden
Onlar da yavaş yavaş yitirecek okunaklığını
Ve sararıp solmuş sözcükler arasında
Silik de olsa bir tek onu göreceksin
Virgül kılığında kıvrılıp saklanmış
Sana her zaman anlam katanı
Acı bir gülümseme asılacak gözbebeklerine
O çok bildik üç nokta eşliğinde perde niyetine
Artık merak edip telaşla düşmeyeceksin de
Soru çengeli atılmış ağır cümleler peşine
Gözyaşlarını akıtıp içine yaralarını tuzlayacaksın
Son kez olanca gücünü toplayıp
Şöyle bir bakacaksın tıklım tıkış sayfana
Kayda değer son bir şey kaldı mı diye
Öylesine gezinirken satır aralarında
Ayağın takılacak geçit vermez bir küçük çizgiye
Çığlık çığlığa saçılacak ortalığa
Elinde sımsıkı tuttuğun bir sürü denden
Ne kadar çabalasan nafile toplayamayacaksın
Sen daha ilk kalem tuttuğun günden beri
Başında dolanıp sabırla sırasını bekleyen nokta
İşte tam bu sırada gösterip sevimsiz yüzünü
İlla ki konacak son satıra sana inat
Böylece sen istesen de istemesen de
Sadece rakamdan ibaret olup
Siyah siyah yazılacak iki ayraç arasına
O üstüne titrediğin atlas ciltli hayat
- kapa parantez)
SON SÖZ KELEBEKLERİN
Syf:6
Kayıt Tarihi : 9.10.2006 00:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hayatımızı yönlendiren şekillendiren ne varsa... PROMOSYON: İçini istediğiniz gibi dolduracağınız 1 adet atlas ciltli kapak...

ders veren şiir...tebrikler...
TÜM YORUMLAR (19)