özünde damla ağlatan tanesin, sular aşkta yıkanırken
kül ve gül tanesiyim istanbul fethi gibi yüreğim kutsanırken
bir kopuş damlasıyım suyun kapısından aşkın sol göğüne giderken
yalnızlığımdaki kalabalığın aşk tanesiyken
emanet etme beni rujların akmış perilerin fistan tanına
beni bırakma merkezinde kuyruk acısı olanları taksit ödemesi var
bir puzzledir sensizliğim hiçbir yürekte kendini bulmaz
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim