Bir kağıt ve kurşun kalem aldı eline.
Yavaşça masaya oturdu ve lambayı yaktı.
Düşündü sonra, kafa yordu.
Aklına bir şey gelmeyince sinirleri bozuldu.
Güzel şeyler yazacaktı, aklına neden güzel şeyler gelmiyordu?
Kalemi bıraktı.
Önünde duran çerçeveyi eline aldı.
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.