.
I
çıktığı basamakları sırtlayan zaman
ayışığının binlerce fersah katında
karanlığın ağzına keşkelerini saklayıp
ve yalnızlığını aşılayıp yere yağmaya hazır yıldızlara
en kısır sözcükle ihanetini doğuruyor!
gelme!
biliyor
susarsa tüm kusuru dağılacak avucundaki kınayla
darmadağın olduğunda enkazını toplayacak parmak bulamayacak
göz ucuyla yaktığı cehenneminin ta dibinde
II
farkında
sürülerce akrep mezarından sesleniyor bitti sandığı uzaklığına
III
sesinin telaşlı kuşlarıyla ilgileniyor a h e s t e
ve seyrek dişli tarağıyla oyuyor saçlarının bereketli yarasını
ne taş kalıyor ne sağlam belkemiği!
zengin çingene kızlar gibi dağılıyor kahkahası gizeminin
ve yangını güzelliğinin
aksak mezarcı taşıyor taze mezarına mor zambakları
erken öldü diyor ardından
gençti -satır başları-
-sonları- çocuk
hayıflanıyor ardından mezarcı soğuk sesiyle söyleniyor
hep geç kaldı
hep geç kaldı
IV
inadına diriliyor
tüm mumlar üfleniyor şehrin katran karası elbisesine
ve tüm kuşlar aydınlığı çiseliyor kaf dağının eteklerine
aşk’a yavaşça eylül aşılanıyor kışa yakın pencereden
rüzgar ve bir avuç rüya
süratle dal veriyor kök salıyor meyveye duruyor
takvimler ölüyor dualar göçüyor
ha doğdu ha doğacak anların kabına sığması arzulanıyor
dokunuyor harfler
rengarenk
satır satır yanıyor cümleler
direniyor kağıt
yalvarıyor kalem
b e n i a z a t e t
-yarın herkesi sevebilirim-
.
Belgin ErturkKayıt Tarihi : 29.7.2009 15:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Belgin Erturk](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/07/29/hayalperest-15.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!