Hayaller, Yaşam ve Din Olgusu.

Erdal Sonuç
66

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Hayaller, Yaşam ve Din Olgusu.

Benim için hayaller hayatın parçasıdır. Hayalleri, hayatının bir parçası olanlar yaşamaktan anlayanlardır. '' Yaşamak'' çok önemli bir sanattır: Zira sadece romantizmi değil, siyasi sosyal, ekonomik konularıda kapsıyor.Yani hayallerle gerçeği birlikte yaşamak ''tümü yaşamak'' manasındadır..
Hayatlarımızda dostluk olmazsa, sevgi olmazsa, paylaşım olmazsa, aşk olmazsa, romantizm olmazsa, hayatın mana boyutu da oluşmaz. Mana boyutu oluşmamış hayata da takdir edersiniz ki hayat denmez.....Bu dünya harcanan yetenekler ve adam olamamış meşhurlar dünyası....... Bu yüzden bizler sanatçı olma veya meşhur olma derdinde olmamalıyız.Kendi sanatsal varlığımızı yaşama azminde olmalıyız. Buna biz kendini keşfetme ihtiyacı deriz. Bizce insan kendini keşfederse, gerçek sanatçı olur. Kendini keşfetmiş insanın hayatıda gerçek hayat olur. Ve insan kendini keşfedebildiği ölçüde ''Gerçek San'atkar''a ulaşabilir...

Günümüz modern insanı hayatı tanımlıyor,aşkı tanımlıyor, romantizmi tanımlıyor, sevgiyi, mutluluğu, dostluğu tanımlıyor; bu değerler üzerine yorumlar yapıyor, yazılar yazıyor. Hayatı daha derinden anlamak ve farklı yorumlamak için durmadan koşuyor..Ki malesef koşarken de, hayatı ıskalıyor....Yaşayamıyoruz: Ne Mevlana'nın, ne aşkı uğruna dağları delen Ferhad'ın aşkını tadabiliyoruz, nede ''romantizm'' dediğimiz büyüye ulaşabiliyoruz..Doğal olarak da mutluluğu yakalayamıyor ve hayatın en güzel gerçeğiyle tanışamıyoruz.Biz hayatla ilgilenmeyi ''yaşamak'' sanıyoruz. Bu durumda yaşamıyor, yalnızca ''yaşar gibi'' yapıyoruz.

Sizi bilmem,ama ben hayatı ve insanı ıskalamamaya kararlıyım. Kararlıyım, çünkü bende çok ıskaladım. Dönüp arkama baktığımda, hiç yaşanmamış günlerin mezarlığı var.. Keşkelerden bıktım...

Dini duyarlılığımızı önemli ölçüde kaybettik...Onu kaybettiğimiz ölçüde de dünyevi duyarlılık kazandık.Bizlerin hayatları batılılar gibi ''üretim-tüketim'' kıskacında..Her şeyimizi belirleyen öncelikli değer bizde de artık
'' Para''..Ö te yandan eskisi kadar dikkatli, şefkatli,rikkatli, hamiyetli değiliz...
Eskisi gibi islami kavramların üstüne titremiyoruz.Dini siyasete, ticarete yada herhangi bir dünyeviliğe alet etme ihtimali yüreğimizi ürpertmiyor, ruhumuzu titretmiyor. Kısacası dostlar dünyevileştik.! Dünyevileştiğimiz ölçüde de lükse ve gösterişe meylettik..Cebimiz dolduğu ölçüde sanki ruhumuz boşalıyor.Hassasiyetlerimiz zamanaşımına uğramış gibi..Ahirette kavuşmayı umduğumuz nimetlere nedense dünyada ulaşmak için çırpınıyoruz. Ama yinede mutlu değiliz..Batıllılaştık, kendimizi çocuklarımızı maddiyata kurban verdik..Zaman sana uymazsa sen zamana uy kuramını uygulayan dindarlarımıza bakıyorum; düne kadar kravat takmayan, bayan eli sıkmayan, takkesiz namaz kılmayanlarımız hep güme gitti...Eskiden '' Huri Taifesi''ne Cennet'te kavuşacağına inanan müselman işadamlarımız, artık hurileri podyumlarda arıyor....Vel hasıley kelam dindar geçinenlerimizde ''modern hayatın icaplarına göre''yaşıyor..

Ve git gide varlık hikmetinden uzaklaşıyoruz...........

MEÇHUL _MECNUN

İnsanoğlunun doğasında hep bir tatminsizlik,bir şeyleri aradığını sanarak hiçbir yere uluşamadığı görme hüsranı.......beraberinde gelen keşkeler,eğerler,meğerlerle bir de bakıyor ki ömür dolmuş.Malesef bunun en büyük nedeni de kişinin inişli-çıkışlı arayış içinde ki o çömezlik döneminde ki bazen kendi istemiyle bazende istemi dışında bir ömre hükmeden yaşanılan hayyata dair ukteler......Bu içten gelen duyguların için....

.......................................................................Feride BEKTAŞ/ BEKLEYİŞ.........

insan kalmış mı ki,
insanlık olsun.
insanlık yaşatılmış mı ki,
insanlık ölsün…

hep alavere,
hep dalavere,
kimin eli,kimin cebinde.
hani insanlık var mı ki,
hani nerede! ...nerede! .. nerede! ! !

nerede samimiyet!
nerede hakkaniyet!
nerede iyi niyet!
nerede büyüğe saygı!
nerde küçüğe sevgi!
nerede merhamet!
nerede vicdan!
varsa,yoksa cüzdan…...............................................Ö.Osman AVCI..................

MEZARLIKLARDAN AÇAN BİR ÇİÇEĞİN TEKRAR YAŞAMA DÖNME ÇABASI...

KEŞKE CEHENNEMİNDEN KAÇIŞ...

VE YAŞAMA SEVİNCİNE SOYUNAN BİR YÜREK.......

.............................................................................Beyaz Ağıt/Mehtap ALTAN.......

Erdal Sonuç
Kayıt Tarihi : 1.5.2008 12:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


sevgili ağabeyimiz Yavuz BAHADIROĞLU beyefendiye sonsuz teşekkürler. İki yıldız arası göğe asılı hamak..... Uyku, uyku... zamansız ve mekansız uyumak Harfsiz ve kelimesiz düşünmek yaradanı. İlgisizlik, herşeyden kesilmiş ilgisizlik Bilmeyiz ki, en büyük ilme denk bilgisizlik, Usandım boş yere hep gitmelerden, gelmelerden Göz kapaklarımda gün, kapkara bir kızıllık; Kulağımda tarihin çıkrık sesi, bin yıllık Bir yurt ki bu, diriler ölü, ölüler diri. Hergün yalnız namazdan namaza uyanayım; Bir dilim kuru ekmek, acı suya banayım! Ve tekrar uyuyayım ve kalkayım ezanla Yaşaya dursun insan, hayat dediği zanla. ........................................................................Necip Fazıl KISAKÜREK.........

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Gülümser Gül
    Gülümser Gül

    hayat bu kadar kısa ama..acılar kıskançlıklar..çekişmeler uzadıkça uzuyor..nesilden nesile.....

    Cevap Yaz
  • Cemile Karabulut
    Cemile Karabulut

    sözlerinizin dogrulugu tartisilmaz ne varki ölçegi dogru ayarlayamayisimiz basimizin derdi hiç ölmeyecekmis gibi bu dünya için yarin ölecekmis gibi ahiret için çalistigimizda sorun hallolur diye düsünüyorum tabi insanlarin yasami kaniksayip böyle gelmis böyle gider zihniyetinden arinmalari sart duyarli yüreginizi gönülden kutluyor tebrik ve saygilarimi iletiyorum baki selamlar

    Cevap Yaz
  • Mücella Pakdemir
    Mücella Pakdemir

    Ve insan kendini keşfedebildiği ölçüde ''Gerçek San'atkar''a ulaşabilir...

    Galiba işin özü bu. Sorgulamadan geçen hayatın sorgudan kaçamayacağı bir yer var. Hayatı ıskalamadan yaşamaya azmetmek deyince, bu konuyu herkesin sizin gibi anlamasını diliyorum.
    Yavuz Bahadıroğlu'nu tanımak, benim de hayatımda dönüm noktası olmuştur. Hayme Ana şiirimi yazmam onun bir sohbetinden etkilenmemden sonra olmuştur.
    Nesirde çok başarılısınız. Devam şairim. Kutluyorum.

    Cevap Yaz
  • Züleyha Özbay Bilgic
    Züleyha Özbay Bilgic

    *Gerçek sanatkarı ruhunda bulan yaşamasını bilen ve mutluluğun hazzını tadabilen insandır..ne parada ne dünyada ne şan ve şöhrette değildir mutluluk ..mutluluk mana iklimnde gizlidir*.____.Züleyha özbay bilgiç


    hashas ve gerçek bir konuya değinmişsiniz Rabbim razı olsun ..selam ve dualarımı sunuyorum.

    Cevap Yaz
  • Cumali Cumalioğlu
    Cumali Cumalioğlu

    Elbette her kendini keşfeden, hatta kendini aşan da sanatçı değildir! Buna katılmıyorum.
    'Ahirette kavuşmayı umduğumuz nimetlere nedense dünyada ulaşmak için çırpınıyoruz.'
    'Eskiden '' Huri Taifesi''ne Cennet'te kavuşacağına inanan müselman işadamlarımız, artık hurileri podyumlarda arıyor....Vel hasıley kelam dindar geçinenlerimizde ''modern hayatın icaplarına göre''yaşıyor..
    Ve git gide varlık hikmetinden uzaklaşıyoruz...'

    Ahirete göre sanatçı olmak! İlginç ama bu bir dünya görüşü... Saygı duyuyorum. Ama belki de aldatılıyoruz. Kim bilir?
    Hurilere, (cinsel) kadınsal ödüllere 'En güzel eşler sizin olacaktır(Bakara 24)' dayalı bir inanç ne kadar sağlamdır? Bu da tartışılabilir elbette...
    Yunus Emre'yi anmadan geçemeyeceğim:

    Cennet cennet dedikleri
    Birkaç köşkle birkaç huri
    İsteyene ver sen onu
    Bana seni gerek seni!

    Haklı olarak, sanatı yaşamla bağdaştırdıktan sonra, aslında kültürün bir parçası olan sanattan söz ederken ve yaşamın gereklerini sıralarken kültür ya göz ardı edilmiş veya nedense unutulmuş!
    Sonuçta yaşamın ve sanatın kültürel boyutu dışında düşüncelerinizi çok güzel anlatmışsınız. Tebrikler efendim!

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (31)

Erdal Sonuç