Bırakıp gidişlerim, sancıyla geri dönüyor bana.
Içimdeki karanlık tünelden geçiyorum
Ağır adımlarla.
Seni benliğimden yok etmek istiyorum
Çoğalıyorsun adımlarımda.
Kafamdaki soru işaretlerini bırakıyorum
Attığım her adımda.
Uzaktan sesin koşup gelse kulaklarıma
Tutunurum sesinin tonuna...
Sonbaharın anlamı dökülen kuru yapraklarında
Ben hangi mevsimde düştüm yokluğuna.
Hüzündür beni tanıyan, kaçmak nafile
Her yüzüme çarptığında, rüzgara teslim edendir.
Dökülüp savrulan kuru yaprakların,
Öncüsüyüm...
Içimdeki küresel ısınmaya, duygu seli yüklendi
Bilmem kaç damla gözyaşım yağdı üstüne.
Kaç ölüm var, yokluğunun kıyısında
Söyle, hangisinde bıraktın gözlerini
Yok oluşumu görmen adına...
Bende bıraktıklarına kaynar sular dökmek istiyorum,
Satmam karamsarlığımı,
Bedenime giydirmişim, parçalanmak ister.
Kulağıma küpe diye bıraktığın ses tonun,
Çınladıkça düşer bağrıma...
Sen olmadan hiçliğim bahanelerin altında,
Can çekişiyor..
Yarınlara sattım umutlarımı üç kuruşa.
Elimin tersiyle ittiğim düşlerimi sattım
Hercai yarınlara.
Şimdi,
Hangi umudun yanından geçsem
Şansımı denemek adına...
Söyle bana,
Hangi yolun tozu dumanında bıraktın ahını.
Gidip üzerinde toprağımı kazayım
Sırdan geçen bedenim, dikenler üstünde
Kirpiklerinin tek bir telinde, asılı kalayım...
Ne geçmişime sarıldım
Ne geleceğe.
Belki birgün diye başlarım
Hayal kurmaya
Hayaller tutulmaz...
Sevda Gencer...
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta