Hayalimide Çaldı Şiiri - Neslihan Isındere

Neslihan Isındere
343

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Hayalimide Çaldı

Gece alacakaranlık. Zamanın tamda durduğu bir yerde,bir şeyler arıyor gözlerim. Tam o anda el ele tutuşmuş,çocukluk düşlerim geçiyor gözümün önünden. Yüzlerinde,geleceğime tek miras olarak bıraktıkları masumiyetle. Tam elimi uzatacakken vazgeçiyorum. Çünkü artık ellerim kirli. Doluyor gözlerim. Ve dilimden dört kelime dökülüyor “Özledim kirlenmemiş düşler görmeyi”

Bir değişiklik var gecede. Adını koyamadığım. Öyle ki,sanki hayat bir satranç tahtası,gece vezir ve bende üzerinde bir piyon. Ne kadar sağa sola yalpalansam,ileri gitmeye çalışsam da,kendimi gecenin içinde bir yere koyamadım. Ve işte beklenen o hamle. Pes! Galibi yine sensin bu oyunun gece. Büyüksün!

Ve hiçbir tesir altında kalmadan,hür irademle,diğer piyonların “Ne yaptın sen? ” der gibi bakışlarına aldırmadan çıkmış bulunmaktayım bu oyundan. Çıkarken son bir defa göz ucuyla bakmayı ihmal etmedim yarım bıraktığım oyuna. O da ne! At koşturuyordu bizimkiler gecenin sahasında.

Bildiğiniz kaçmıştım işte gecenin koynundan. Lakin hala içimde bir ürperti ve tarifsiz bir sıkıntı sanki beni yiyip bitiriyordu. Ve ben Hansel ile Gretel kardeşler gibi,karanlığın üzerine basa basa yürürken,içimdeki sıkıntıyı parça parça serpiştiriyordum evin tüm odalarına. Yetmedi tabi bu. Evin kapısını açıp,dışarıya açıldım. Girdiğim her sokak,döndüğüm her köşe başı,hatta geçtiğim her evin kapısı bundan nasiplenmişti.
Bir an durup geriye baktığımda ise,işte buydu! Artık sokaklara kadar taşan bir sıkıntım vardı,ve artık beni yiyip bitiremicekti. Ben bu anlamsız rahatlamayla dolaşmaya devam ederken kaldırımda,kafamı kaldırdığımda sıkıntımın nedeni orada patlak vermişti.

Tam O’nun evinin önündeydim. O’nun kapısı. Bir an acaba mı diye düşünürken,gözüm zildeki isme ilişti. Evet bu O’nun ismi. Ne demek oluyordu tüm bunlar. Ayrılığımızın üzerinden seneler geçmişti. Ben ki,irademe yenik düşer,ararım diye,taşınmış oldukları bu evin adresini bile arkadaşlarımdan almayı reddetmişken,şimdi tüm bu olanlar ne demek oluyordu. Hiçbir şey olmamış gibi geldiğim yoldan eve dönmeyi düşünürken,açık olan penceresinden gelen o esinti! O’nun o kokusu. Tüylerimi diken diken eden,burnumu sızlatan,içimdeki ürpertiyi,sıkıntıyı bir anda söküp atan O’nun teninin kokusu. İşte şimdi hayattaki en büyük yenilgimi tatmak üzereydim. Gururumu oracıkta ayaklar altına attım. Bakmayın öyle. Bu nefsi müdafaa.

Zile bastım. Açan yok. Bir daha bastım. Uyanmalı! Misafir kapıda bırakılmamalı!
Ayak seslerini duyduğum an,kulağımı çektim kapıdan. Kapı açılıyor,aynı anda yüreğimin kapısıda sevinçten alkış tutarcasına sanki açılıp kapanıyor.
Ve işte o an!
Bir kadın karşımda. Kucağında çocuk. Tam bunlarda kim diye içimden geçirirken,benim sorumu seslice bana soruyor.
+Kimsiniz bu saatte?
Asıl sizin bu saatte bu evde ne işiniz var. Üstelik kucağınızda çocuk. Tabi ki yine içimden geçirdim bunu. Tam sesli konuşmaya karar vermişken,O’da çıkageldi kapıya.
-Aysel kimmi?
Aysel kimmiş gelen demek isteyecek ki sanırım. Göz göze gelmeseydik eğer.
O an içimden geçirdiğim soruların cevabını bulmuştum. Aysel karısıydı. Kucağındaki de kızı.
Hiç bozuntuya vermeden cevap verdim.
Özürdilerim yanlış gelmişim.
Aysel kızdı.
+Bu saatte de insan rahatsız edilmez ki.
-Uzatma Aysel Pınar’ı da al gir içeri.
Pınar mı? Ama hani bizim kızımızın ismi olacaktı bu?

O an anladım,sadece hayatımdan,kalbimden değil,hayallerimden de bir parça çalmıştı hayatına…

Neslihan Isındere
Kayıt Tarihi : 3.6.2012 21:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Neslihan Isındere