Bazen bir umut beklersin yarına ve geleceğe dair. Bazen hayaller kurarsın yarınlarına dair. İçinde biriktirmişliklerin olur. Onlara dair umut ve ümitler. Sabıredersin, zamanını beklersin, çabalarsın yaşamak ve yaşatmak için.
Sabırettiğin hayal ve umutların vardır. Zaten insan yarınlarını hayal ve umut ettiği sürece yaşar. Daha güzel, daha iyi, daha çok için umutlanır ve hayal kurar yarınlarına.
Bazen de sorgulamak lazım hayal ve umutlarımızı. Neleri hayal ediyoruz nelere umutlanıyoruz ki bu günümüzden vazgeçiyoruz. Belki de bu günümüz yarınlardan
daha hayırlıdır, daha güzeldir, daha iyidir ve daha çoktur. Belki de hayallerimiz ve umut ettiklerimiz bu gündedir.
Yarınlarımız da keşke dememek için bu günün iyi tahlil edilmesi gerekir. Geleceğimize dair istek ve arzularımızı iyi belirlemek gerekir. İnsan hayal ettiği sürece, umutlarını hep diri tuttuğu sürece yaşar. Hz. Ömer'in deyişiyle " Bir şeyden ümitsiz olan, ondan uzak olur. " Yarınlarımıza dair hayal ve umutlarımız olmalı.
Hayallerimiz, hedeflerimiz olmalı,
umutlarımız ise sabır gücümüz olmalı.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta