.
Suları oynaşırken, Boğaziçi’nin
Emirgan sırtlarında,bir balıkçı
Esen her rüzgarın arkasından,
Geçmişte kalmış, umutlarını
Bıraktı ve gitti.
...
Sıvaları dökülmüş, ahşap konaklar,
Rumeli surlarına,gizlemiş,
Köhne Bizans’ın yıkık kalelerini.
Gladyatörler, aslanlara yem olurken,
Esaretin altında, inlemiş forsalar,
Demir palangalar, ayaklarında,
Azgın denizlerin, sonsuzluğunda,
Ölüm ve yaşam çizgisinde,
Unutulmuş ve gitmiş.
...
Afrodit çılgınlığında, yaşayan
Kadınlar,laçka olmuş kişilikleri,
Murdarcasına, sırıtır durur.
Mum çiçeğinin, buruk kokusu,
Aforoz edilmiş, bir köşede,
Tafralı edaları,önünde yürürken,
Afişe edilmişler,duvar önlerinde.
...
Bir mirasyedi acımazsızca,
Tarihi yağmalarken,
Mayın tarlasından,geçmiş,
Engeller önünde, yükselirken,
Acımazsız hedeflere koştular.
...
Uygur anıtlarında,
İnsanların nice çizgileri,
Orta Asya’dan çıkıp,gelmiş,
Selçuklu kümbetlerinde,
İşlenmiş, çileli taşlar,
Destanlaşmış bir mazinin,
Hakkaniyet yüklü,ibretidir.
..
İstanbul’un boynuna dizilmiş,
Adaletin kılıcını,çekmişler,
Gönüllerinde ki, gül bahçelerini,
Kale diplerini ekmişler,
Erguvan çiçekleri, denize düşerken,
Lale bahçelerinin,ayrı rengi,
Lal olmuş,Top kapı ’ya yansımış.
..
Hayaller ülkesinde,bir balıkçı,
Deniz ve tarih coşkusunda,
Çırpınır, dururken,
Anadolu Hisarından,
Rumeli’ye, iz bıraktı,
Ve gitti.
..
2004-07-16
Kayıt Tarihi : 16.7.2004 21:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!