Çöldeki sessizlik rüzgârımı kavururken
İçimde boşalmayan duygu tepecikleri
Yavaş yavaş ilhamlarımı savururken
Umutsuz bekleyiş hafakan vadisinde
Elimde kalemim titrek masamda
Bırakırcasına düşüncelerimi düşlüyorum
Başım ellerim arasında beklerken..
Kapı tıklansa koşacak gibi oluyorum
Bu mudur aradığım tılsım?
Bu mudur taçlanmış kalp hediyesi?
Girsem içeriye diyeceğim ki
Şems’in cübbesini almışçasına
Ruhumu feda ettim, gidiyorum..
Azat kabul etmez köle olmak
Bir gül hatırına bahçede solmak
Bu yazılan destana paha biçilemez
…………………………………
Kabaran dalgalarım sahile yaklaşınca
Kumlarla hasbihal ediyorum
Doğuştan sıcak merdivenlere
Basıp çıkıyorum ıslak ayaklarımla
Çöl-sahil kardeşliği var ülkemde
Ortam içtenliği var yüreğimde
Bir tutam koparıyorum ve atıyorum
Ucunu göremediğim denizin dibine
Sahildeki elimi başıma dayadığım
kulübecikten
Uyanıyorum ufka paralel
Hafif bir düşleme bilmecesinden.
Kayıt Tarihi : 30.5.2009 20:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!