Dalından düşen yaprağı rüzgar sürükler ya karıncaya;
Işık karanlıkları tutar da sokamaz ya umarsız gözlere.
Çığlıklar duvarları yıkarda,aşamaz mı kulak zarını?
Ayyaş kadehleri kırar ya,bunca aymazlığın intizarımı.
Sular donar da taze kalmak için susuza.
Gökler ağlar da boş gördüğünde avuçları.
Nebatat insanı doyurmaya namzet,
İntihar komandoları.
Bilmezler ki beslemekteler canavarları.
Zehir zıkkım doldururlardı sofraları.
Çanlar ölüleri yağmalamaya çağırır da insanları;
Ezanlar çağıran mıydı selaya.
Felaha çağırmalı değil miydi insanları.
Biz değil miydik taşıyan;
Güneşken gölgesi,bayrakları.
Hay de akşamın başına geçirelim sabahları.
Kayıt Tarihi : 16.1.2009 23:06:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Akşamın başına geçmesin sabahlar.
Her sabah yeni bir başlangıçtır.
Kutlar saygılar sunarım.
TÜM YORUMLAR (3)