Bir yanda; hesaplar, mizana konur,
Bir yanda; kitaplar, verilir nas’a.
Herkes; kendini, helakte sanır,
Gırtlağı aşmıştır, çoğunda tasa.
Yanmıştır; kitabı solundan gelen,
Sağından alandır; sürurla gülen.
Lal olur korkudan, arzda çok bilen!
Tatbike konunca; en adil yasa.
Huda’dan emir var; ”ayrılın! “diye.
“Od ehli atılsın, narına” diye!
Mümine cenneti, olur hediye!
Arşın gölgesi, ayrılır has’a.
Bir yanda kurulur, o havz-ı Kevser,
Çoklara içmesi olmaz, müyesser!
Sebebi; kimine, hak resul küser!
Havuzdan mahrumlar; boğulur yas’a.
Mahrumlar derlerki; ”ümmetiz bizde! ”
“Mümin’dik biz resmen, laf ile sözde! ”
“Fiilde olsak’ta, eğlence, sazda,”
Saymıştı Müslüman, dünyevi yasa!
Dinler hak nebi, her türlü sözü,
İnceler amelde; küllü ve cüz’ü.
Kıyaslar, söz ile kalpteki özü!
Şunları faş eder; muteriz nas’a.
Sizler ki ne gaflar, ettiniz arzda!
Yaptınız çok ihmal; sünnet ve farzda.
Ameller ettiniz, bidatli tarzda!
İhlâslı amelden, mahrumdur kasa!
Bu sudan içemez; sizin gibiler!
Hak eder sırf onu, Hakka tabiler!
Hep ırak olsunlar, halka tabiler!
Bu işi emreden; ilahi yasa!
Ey rabbim bizleri, eyleme mahrum!
Azaba, ikaba, sen etme mahkûm!
Müminler gülerken, bırakma mahzun!
Dâhil et mahşerde, sevdiğin has’a!
06.10.2007.İzmir.
Bünyamin DemircanKayıt Tarihi : 6.10.2007 12:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir hadis-i şerifte; 'bir kısım insanların,havz-ı kevserin başından kovulacağı'ifade edilmektedir. bu kovulan insanlar,' kendilerininde mümin ve müslüman olduklarını' söylerler.ama son resul; -'sizler ben gittikten sonra neler yaptınız neler...' diyerek onların yaptıkları günahlar yüzünden havzın suyunu içmeyi hak etmediklerini onlara beyan eder.

TÜM YORUMLAR (2)